Kelimeler arşivi içinde; sonunda "ölçülü" olan, toplam 1 adet kelime bulunmaktadır. Sonu ölçülü ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.
Bunun yanı sıra, başında ölçülü olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde ölçülü olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.
ÖLÇÜLÜ
ÖLÇÜLÜ
Ölçüsü alınmış, ölçülmüş. Dikkatli, düşünerek. Ilımlı. Belli bir ölçüye göre düzenlenmiş olan (manzume, düzyazı), vezinli, mevzun. Belirli bir ölçüde olan. Dar.
Bu bölümde tanımı içerisinde ÖLÇÜLÜ geçen kelimeler listesi verilmiştir.
ILIMLI
Düşünce, iş vb.nde aşırıya kaçmayan, ölçülü, mutedil, itidalli. Siyasette aşırı görüşler arasında ortalama bir görüşü savunan.
PLANLI
Belirli bir plana göre yapılan, yürütülen, düzenlenen. Önceden belirlenerek yapılan, ölçülü, hesaplı.
FİGÜR
Resim ve heykel sanatlarında varlıkların biçimi. Birbirini izleyerek melodik ve ritmik bakımdan bir bütün oluşturan notalar grubu. Bir dansı veya oyunu oluşturan ölçülü adımlarla beliren zincirleme hareketlerden her biri.
ENDAZELİ
Ölçülü.
İHTİYATLI
Herhangi bir konuda ileriyi düşünerek ölçülü davranan, önlem alan, sakıngan, ihtiyatkâr.
EVİRGEN
İşini bilen, ölçülü ve hesaplı iş gören.
ÖLÇÜLÜLÜK
Ölçülü, dengeli olma durumu, ılım, itidal.
ORTA
Bir şeyin kenarlarından merkeze doğru yaklaşık olarak aynı uzaklıkta olan yer. İyi ile kötü arasındaki durum. Öğretimde, öğrencinin değerlendirilmesinde geçer not ile iyi arasındaki derece. Yeniçeri Ocağında tabur. Çankırı iline bağlı ilçelerden biri. Her iki yanında kendi türünden aynı nitelikte nesneler, durumlar bulunan. Ne büyük ne küçük, midi. Bir şeyin eşit olarak ayrılabileceği bölüm. Bir olayın, içinde gerçekleştiği yer. Sorunların çözümünde aşırılıklardan kaçınan, ölçülü bir yöntem izleyen. İki karşıt nitelik veya durum arasında bulunan, tutarlı, ılımlı, vasat. Futbolda oyunculardan birinin, topu, kale ağzında duran arkadaşlarına havadan yollamak için yaptığı vuruş. Başlangıcı ile bitimi arasında eşit uzaklıkta olan süre. Ne uzun ne kısa, midi. Defterde, bir araya getirilmiş belli sayıda yaprakların oluşturduğu bölümlerden her biri. Orantı.
AĞIRBAŞLI
Davranışları ölçülü, olgun (kimse), vakur, ciddi, hoppa karşıtı. Gösterişli. Değeri çok olan, ağır.
LAUBALİ
Saygısız, çekinmesi olmayan. Davranışları ölçülü, olgun olmayan, ciddiyetsiz. Aşırı samimi bir biçimde, teklifsizce. Senli benli, teklifsiz.
ÖLÇÜMLEME
Değerlendirme, değer biçme. Bir ölçü aletinin veya ölçme sisteminin gösterdiği değerler ile ölçülenin bilinen değerleri arasındaki ilişkiyi belli koşullar altında inceleme işlemi, ölçülüleme, kalibrasyon.
HESAPLI
Satın alınabilen, bütçeye uygun, ekonomik. Ayrıntılarıyla düşünülüp tasarlanmış, planlı, rasyonel. Ölçülü davranan, ölçülü. Parasını ölçülü harcayan, tutumlu.
KALİBRASYON
Ölçümleme. Ölçülüleme.
BİRİKTİRMEK
Toplayıp yığmak. Bir şeyi ölçülü kullanarak artırmak, tasarruf etmek. Öğrenme, yarar sağlama vb. sebeplerle bazı nesneleri bir araya getirmek, koleksiyon yapmak.
ILIM
İstek ve tutkularda ölçülü davranma erdemi, ölçülülük, itidal. Gün tün eşitliği.
MUVAZENELİ
Dengeli, ölçülü. Davranışları ölçülü olan.
DENLİ
"Kadar" anlamında üstünlük derecesini belirten bir söz. Ağırbaşlı, sözleri ve davranışları ölçülü olan (kimse).
İHTİYAT
Herhangi bir konuda ileriyi düşünerek ölçülü davranma, sakınma. Gereğinden fazla olup saklanan şey, yedek.
MEVZUN
Biçimli, düzgün, oranlı, uyumlu. Ölçülü.
İTİDAL
Aşırı olmama durumu, ılımlılık, ölçülülük. Soğukkanlılık.