Sonu YEMEK ile biten kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; sonunda "yemek" olan, toplam 6 adet kelime bulunmaktadır. Sonu yemek ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.

Bunun yanı sıra, başında yemek olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde yemek olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.

 
 

11 harfli kelimeler

CIMBARYEMEK

8 harfli kelimeler

BAŞYEMEK

7 harfli kelimeler

BÜYEMEK, SİYEMEK, TEYEMEK

5 harfli kelimeler

YEMEK

Bazı kelimelerin anlamları

YEMEK

Yemek yeme, karın doyurma işi. Kandırmak. Isırmak. Gücünü kırmak, perişan etmek, mahvetmek. Ağızda çiğneyerek yutmak. Harcamak, tüketmek, bitirmek. Aşındırmak, kemirmek, oymak, delmek. Harcanmak, kullanılmak, sarf edilmek. Birine alacağını vermemek, ödememek. Batmak, çizmek, kaşındırmak, dalamak. Yenmek için pişirilip hazırlanmış yiyecek, aş, taam, ekmek. Günün belli saatlerinde yenilen besin. Yasal yoldan cezalandırılmak. Konuklara yiyecek verilerek yapılmış olan ağırlama. Hoşa gitmeyen kötü bir duruma uğramak, tutulmak. Başkasının parasını harcamak. Hakkı olmayan ve kendisine yasak edilmiş bulunan bir şeyi kabul etmek. Sürekli üzmek, tedirgin etmek.

BAŞYEMEK

Ana yemek.

CIMBARYEMEK

Dayak yemek.

SİYEMEK

Hayvan işemek, sidiklemek.

TEYEMEK

Düşürmeyecek biçimde sıkıca, dikkatli tutmak. Yeni ayakkabının dikiş yerlerinin üstünden bir kez daha dikmek. Dikkatle bakmak.

BÜYEMEK

Suyun önüne bent yapıp toplanmasını sağlamak, göl haline getirmek.

  -   -   -  

Anlamında YEMEK bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde YEMEK geçen kelimeler listesi verilmiştir.

ARPALAMA

Atların ayaklarında görülen ve rahat yürümelerini önleyen bir hastalık. Çok arpa yemekten ileri gelen bir hayvan hastalığı.

AZIKLIK

Azık olarak ayrılan veya hazırlanan yiyecekler. Hemen yemek üzere, harman zamanından önce biçilip savrulan ekin. Azık koymaya yarayan kap veya torba.

BİSTRO

İçki içilen kahve. Müzik eşliğinde içki içilen, yemek yenilen bir tür lokanta.

AYVAZ

Koca, erkek, eş. Savaş gemilerinde çalışan cerrah yardımcısı. Büyük konaklarda mutfak ve yemek hizmetlerinde çalıştırılan uşak.

BARDAKALTI

Bardağın konulduğu yeri kirletmemesi için kullanılan, genellikle örgü, kâğıt veya plastik örtü. Yemek öncesi yenilen küçük bir lahmacun türü.

AŞÇI

Yemek pişirmeyi meslek edinen kimse. Yemek yenilen dükkân, aşevi, lokanta. Yemek pişirip satan kimse.

BEŞAMEL

Et yemekleri için tereyağı, un ve sütle yapılmış olan bir sos türü.

BARSAMA

Güzel kokulu yaprakları yemeklere konulan, nane ve yaban kekiğinin ortak adı.

AŞEVİ

Lokanta. Düğün, nişan vb. toplantılarda, verilecek yemekleri hazırlamak için geçici olarak mutfak gibi kullanılan yer. Yoksullara parasız yemek yedirilen veya dağıtılan yer, aşhane. Tekkelerde yemek pişirilen yer.

ACIKMAK

Yemek yeme gereksinimi duymak.

ATIŞTIRMAK

Acele olarak yemek ya da içmek. Yağmur veya kar serpiştirmek.

ALAKART

Seçmeli yemek, tabildot karşıtı.

ARTIKLAMAK

Yemekte artık bırakmak.

ANIK

Hazır. Ballıbabagillerden, tek yıllık, mavi çiçekli, yemeklere koku vermek için kullanılan bir bitki, dağ reyhanı (Ziziphora).

Yemek yemesi gereken, tok karşıtı. Karnı doymamış olarak. Yiyecek bulamayan. Çok istekli, hevesli. Gözü doymaz, haris.

APERİTİF

Ön içki. Yemek öncesinde yenen çerez vb. yiyecek.

AV

Karada, denizde, gölde veya akarsularda evcil olmayan hayvanları vurma veya yakalama işi, şikâr. Bir hayvanın bir başka hayvanı yemek için yakalaması. Tuzağa düşürülen, kendisinden yararlanılan kimse. Bu yollarla yakalanan hayvan.

BİRAHANE

Genellikle bira içilen, aynı zamanda çabuk hazırlanan bazı sıcak veya soğuk yemeklerin de yenildiği yer.

AŞÇIBAŞI

Birlikte çalışan birkaç aşçının başı. Bir lokanta veya evde yemek pişirmekle görevli kimse.

ALİNAZİK

Közlenmiş patlıcan, sarımsaklı yoğurt ve kıyma ile yapılmış olan bir yemek türü.