Kelimeler arşivi içinde; başında "veriler" olan, toplam 1 adet kelime bulunmaktadır. veriler ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ayrıca sonu veriler ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde veriler olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Bunlara ek olarak, kelimelerin anlamları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarından da faydalanabilirsiniz.
VERİLER
VERİLER
Bir gözlem ya da ölçülere ilişkin olarak verilmiş değerler.
Bu bölümde tanımı içerisinde VERİLER geçen kelimeler listesi verilmiştir.
BİLEŞİM
Bileşme işi. İki veya daha çok öge bir araya gelerek yeni bir öge oluşturma, terkip. Bileşme sonucu oluşan cisim. Bir maddenin hangi kimyasal türlerden oluştuğunu belirleyen verilerin tamamı.
DELEGE
Kendisine yetki verilerek bir yere veya birinin katına gönderilen kimse, elçi, murahhas. Devlet, parti, sendika vb. kuruluşları toplantılarda temsil eden kimse. Bilimsel toplantılara bildiri sunmak üzere katılan kimse, katılımcı.
NAZLI
Kolayca gönlü olmayan, kendini ağır satan, ısrar bekleyen, işveli, edalı. Üstüne titrenilerek, değer verilerek. Özen isteyen, nazik. Sağlığını, dayanıklılığını çabuk yitiren.
TAHMİN
Yaklaşık olarak değerlendirme, oranlama. Akla, sezgiye veya bazı verilere dayanarak olabilecek bir şeyi, bir olayı önceden kestirme, kestirim. Önceden kestirilen, düşünülen şey.
DİJİTAL
Sayısal. Verileri bir ekran üzerinde elektronik olarak gösteren. Verilerin bir ekran üzerinde elektronik olarak gösterilmesi.
AYRICA
Ayrı olarak, başkaca, antrparantez. Bundan başka. Ayrı bir önem verilerek.
ÇEVİRGE
Bilgisayar verilerini telefon hattı vb. iletişim hatları üzerinden gönderen elektronik araç, modem.
ÇELİK
Su verilerek çok sert ve esnek bir duruma getirilebilen, birleşiminde az miktarda karbon bulunan demir ve karbon alaşımı, polat. Bir ağacı aşılamak amacıyla hazırlanmış dal. Bu alaşımdan yapılmış. Gemilerde, üzerine halat veya ip geçirip tutturmaya yarayan, ağaç veya metalden yapılmış kısa değnek. Çocukların çelik çomak oyununda ucuna çomakla vurarak havaya kaldırdıkları iki tarafı sivri, kısa değnek. Kısa kesilmiş dal. Kök salması için yere dikilen dal. Zayıf fakat güçlü (vücut).
BELLEK
Yaşananları, öğrenilen konuları, bunların geçmişle ilişkisini bilinçli olarak zihinde saklama gücü, dağarcık, akıl, hafıza, zihin. Bir bilgisayarda, programı değişmeyen verileri, yapılacak iş için gerekli olan ara sonuçları toplayan bölüm.
FEN
Fizik, kimya, matematik ve biyolojiye verilen ortak ad. Fizik, kimya, matematik ve biyolojiden elde edilen verileri iş ve yapım alanında uygulama, teknik. Hile, hilekârlık. Bilim, bilgi.
KARARLAMA
Kararlamak işi. Karar verilerek yapılan, tahminî. Kararlayarak, tahminen.
ALBÜM
Fotoğraf, pul vb.ni dizip saklamaya yarayan bir defter türü. Herhangi bir konu ile ilgili kısa açıklamalar verilerek resimler basılmış olan kitap. Uzunçalar.
İSTATİSTİK
Bir sonuç çıkarmak için verileri yöntemli bir biçimde toplayıp sayı olarak belirtme işi, sayımlama. İlkelerini olasılık kuramlarından alarak eldeki verileri grafik ve sayı biçiminde değerlendirmeye dayandıran matematiğin uygulamalı dalı, sayım bilimi.
MÜŞERREF
Onur verilerek yüceltilmiş.
MOLALI
Mola verilen. Mola verilerek.
BULGU
Var olduğu hâlde bilinmeyeni bulup ortaya çıkarma işi ve bu işin sonunda elde edilen şey. Araştırma verilerinin çözümlenmesinden çıkarılan bilimsel sonuç, netice. Vücuttaki işlevsel bir bozukluğun veya hastalığın belirlenmesine yarayan, hekimin saptadığı işaret.
KESİNTİLİ
Ara verilerek yapılan. Kesintisi olan (para).
AKAR
Kiraya verilerek gelir getiren ev, dükkân, tarla, bağ vb. mülk, akaret. Halı, koltuk, yatak vb. yerlerde ve nemli ortamlarda yaşayan, astıma yol açabilen, insan vücudundan dökülen deri tozlarıyla ve parçacıklarıyla beslenen bir tür canlı. Sıvı, mai, likit.
NUMARASIZ
Numara verilerek belirtilmemiş. Gözün görme gücünü artırma özelliği bulunmayan (gözlük veya gözlük camı).
NARKOZ
Ameliyat yapmak için duyu, hareket ve bilincin ekseriya solunum yoluyla anestezik madde verilerek uyuşturulması.