RIH ile başlayan kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; başında "rıh" olan, toplam 3 adet kelime bulunmaktadır. rıh ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.

Ayrıca sonu rıh ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde rıh olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Bunlara ek olarak, kelimelerin anlamları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarından da faydalanabilirsiniz.

 
 

Bazı kelimelerin anlamları

RIH

Yazıdaki mürekkebi kurutmak için dökülen çok ince ve renkli bir kum türü.

RIHTIM

Bir akarsu veya deniz kıyısında doldurularak yapılmış, gemilerin indirme bindirme veya yükleme boşaltma yapabileceği yer.

RIHDAN

Yazı kurutmak için kullanılan özel kumun konduğu üzeri delikli kap.

  -   -   -  

Anlamında RIH bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde RIH geçen kelimeler listesi verilmiştir.

KURİYH

Eski türkçe kurıh: süt tayı.

GARIH

Tarh, bölüm (tarla için). Bahçe ve bostanlarda, sulama için açılan ark, hendek. Sınır çizgisi; tarlayı garıh etmek. Eski türkçe karak: göz ağrısı; kara bakmaktan gözlerin kızarıp iyi görememesi. Karık, sebze ekilmek için hazırlanmış olan yer.

HAPŞIRIH

Aksırık. Aksırık; karşılığı pıshırıh.

ÇIRIG

Çıkrık, bk. çırıh.

USTURMAÇA

Her tür deniz aracının rıhtım, iskele gibi yerlere yanaşmaları sırasında olabilecek çarpmaları önleyici nitelikte halat, ağaç, lastik, plastik gibi esnek malzemeden yapılmış, sabit veya taşınabilir yastık.

SOMATOSTATİN

Ön hipofizde büyüme hormonu ve tirotropin, pakreasta insülin ve glukagon, midede gastrin, duodenumdan sekretin ve kolesistokinin ve böbrekte renin salınımını inhibe eden, çoğunlukla hipotalamustan ve pankreasın Langerhans adacıklarının delta hücrelerinden salınan peptit yapılı bir hormon, büyüme hormonu salınımını kısıtlayıcı hormon, GHRIH.

PALAMAR

Gemileri iskele, rıhtım veya şamandıraya bağlamaya yarayan kalın halat.

IRIHTIM

Bir ipe geçirilmiş ya da birbirine bağlanmış yemiş bağı: Hele şu ağaca bakın, ırıhtım gibi tutmuş.

ABORDA

Bir deniz teknesinin başka bir tekneye, bir iskeleye veya bir rıhtıma yanını vererek yanaşması.

TANĞAYRIH

Ağzını açıp, gözlerini yukarıya doğru diken kimse, salak. Sonuna dek açık: Sokah gapısı tanğayrıh.

SAHINDIRIH

Sakındırmak, korkutmak için yapılan işlem, davranış: Bunu sahındırıh mı yaptın?.

GIRIH

Bir çeşit melez köpek. Kadının yasaya ve töreye aykırı olarak ilgi kurduğu erkek, sevgili. Ters, yanlış: aşığın sağınada verir gırığınada: zarın her tarafına para koyuyor anlamında. Parça: bir gırıh gafe. Melez. Kırık.

SOM

İçi dolu olan ve dışı kaplama olmayan, masif. Somon balığı. Katışıksız. Rıhtımın su üstünde olan bölümü. Kırgızistan para birimi.

İĞMEK

İp germek. Fena koku çıkarmak. Eğmek: Testiyi iğip durmasana. İp germek, bükmek: İpliği iğerıh.

MIRIH

Ağzı eğik kişi. Doğuştan dudağı yarık, tavşandudaklı. Artık. Harman savrulurken uçuşan saman kırıntıları, saman tozu. Bir dudağı yarık. Üst dudağı yarık kimse; bk. ayrıca cırıh.

SIH

1.Çuvalların hayvan üstünde durmasını sağlayan çivi. 2.Ucu sivriltilmiş ağaç parçası. Ucu sivri kısa ağaç. Samimi. Sağmak, sıkmak: Davarlar gelir sıharıh. Sık.

GARIMAK

Bir kimseyi ya da malı başkasına kötülemek: Hasan, Ahmet'i garıdı. Oyun bozmak: Ayşe'yi oyuna almıyalım. O çok garıyor. İşe yaramaz olmak, eskimek: Hayvanın nalı garıdı, yeniletiver. İşler üst üste yığılmak: İşler garıdı, altından nasıl çıkacağız bakalım. Tarlada ürünler fazlaca olgunlaşıp, kendiliğinden dökülmek, boşa gitmek. Usanmak, bıkmak. Karın. İşkembe. Suya batmak, suya boğmak. Yaşlanmak: Gurumuş, garıhmış kimi yeri çürümüş.

KOLTUK

Omuz başının altında, kolun gövde ile birleştiği yer. Yapıcılıkta yan destek. Koltuklama ya da koltuklanma. Mısır ve buğday fidesinin yanlarından çıkan filizler. Yüksek mevki, makam. Kenar, tenha yer. Demirledikten sonra gemiyi iskeleye, rıhtıma veya başka bir gemiye bağlayan ip. Kol dayayacak yerleri olan geniş ve rahat sandalye. Kayırma, destek. Genelev. Eski düğünlerde damatla gelinin eve girerken konuklar arasından kol kola geçmeleri töreni.

DOK

Gemilerin yükünün boşaltıldığı veya onarıldığı, üstü örtülü havuz. Ticaret mallarını saklamak için rıhtımda yapılmış olan büyük depo.