Kelimeler arşivi içinde; başında "pu" olan, toplam 421 adet kelime bulunmaktadır. pu ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ayrıca sonu pu ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde pu olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Bunlara ek olarak, kelimelerin anlamları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarından da faydalanabilirsiniz.
PURKİNJEHÜCRESİ
PUANLAYABİLMEK, PULLUHAYVANLAR
PUANLANDIRMAK, PUANLAYABİLME, PULKANATLILAR, PULLUKÇENGELİ, PUSARIKLANMAK, PUSURAKLANMAK, PUTREFAKSİYON
PUANLANDIRMA, PUĞKARACADAĞ, PULLUKMAŞASI, PULMONORENAL, PUPARİYASYON, PUSLANDIRMAK, PUTLAŞTIRMAK, PUTPERESTLİK
PULLUKANASI, PULLUKÇULUK, PUNTALLAMAK, PUSLANDIRMA, PUTLAŞTIRMA
PUANLATMAK, PUÇUNLAMAK, PUDRALAMAK, PUERPERYUM, PUĞURSAMAK, PULATERİNA, PULÇİNELLA, PULLUBURMA, PULLUTARLA, PULMONALİS, PUNTALAMAK, PUPİLLARİS, PUPİPARİTE, PUPULANMAK, PURTARTMAK, PURTULOĞLU, PURUNÇALIK, PUSETÇİLİK, PUSLUKADEH, PUSULANMAK, PUTISINMAK
PUANLAMAK, PUANLATMA, PUDRALAMA, PUERPERAL, PUFKURMAK, PUFLANMAK, PUFURTMAK, PULİCİDAE, PULİSİSİT, PULLANMAK, PULZASYON, PUNKSİYON, PURÇARMAK, PUROMİSİN, PURSAKLAR, PURTARMAK, PURTATMAK, PUSALAMAK, PUSARIKLI, PUSLANMAK, PUSTURMAK, PUSULACIK, PUSULAMAK, PUSULASIZ, PUŞDETMEK, PUŞLANMAK, PUŞTANBAR, PUŞTOĞLAN, PUŞTOLMAK, PUTALAMAK, Devamını Oku »»
PUANLAMA, PUBERTAS, PUÇUKMAK, PUDENDUM, PUDRALIK, PUDRİYER, PUFLAMAK, PUFRAMAK, PUFURMAK, PUFURTMA, PUHARLIH, PUHURCAK, PUHURMAK, PUKLAMAK, PULCULUK, PULLAMAK, PULLANMA, PULLUKÇU, PULLUKIR, PULMONER, PULMONİK, PULPINAR, PULPİTİS, PULPOZUS, PULSİYON, PULUÇLUK, PULVİNUS, PULZATÖR, PUNARECE, PUPARYUM, Devamını Oku »»
PUANLIK, PUANSIZ, PUANTAJ, PUANTER, PUANTÖR, PUBERAL, PUBERTA, PUBERTE, PUBERTİ, PUÇİKLİ, PUDRALI, PUFLAMA, PUHARAH, PUHARİK, PUHARRI, PUHAYLI, PUHAYRİ, PULAŞTA, PULLAMA, PULLUAL, PULLUCA, PUMBURİ, PUMPURİ, PUNAGAL, PUNARYA, PUNPURI, PUNTOLU, PUPİLLA, PUPİPAR, PURHANK, Devamını Oku »»
PUANLI, PUDİNG, PUFREK, PUGAÇA, PUĞAÇA, PUĞERE, PUĞREN, PUĞUNT, PUHAĞI, PUHARA, PUHARE, PUHARI, PUHARİ, PUHLUZ, PUHNUK, PUHRUT, PUKAĞA, PUKAĞU, PUKAHA, PUKARA, PUKARE, PULAMA, PULARI, PULCUK, PULİKA, PULKÖY, PULLAR, PULLUK, PULMAN, PULMUK, Devamını Oku »»
PUARA, PUARE, PUBİS, PUBLA, PUCDA, PUÇAH, PUÇUK, PUDRA, PUDUK, PUFİK, PUFLA, PUĞAR, PUĞUR, PUĞUT, PUHAH, PUHAR, PUHAV, PUHAZ, PUHCA, PUHUR, PUHUT, PULAT, PULCU, PULET, PULİS, PULLU, PULMO, PULOY, PULPA, PULTA, Devamını Oku »»
PUAN, PUAR, PUÇİ, PUÇT, PUÇU, PUFA, PUFU, PUĞU, PUHA, PUHU, PUKA, PULİ, PULU, PUMA, PUNÇ, PUND, PUNT, PUPA, PUPU, PURA, PURC, PURÇ, PURO, PURS, PURŞ, PURT, PURU, PUSA, PUSİ, PUSU, Devamını Oku »»
PUC, PUÇ, PUF, PUĞ, PUH, PUK, PUL, PUN, PUR, PUS, PUŞ, PUT, PUZ
PU
PU
Başörtüsü. Hasırotunun tepesindeki pamuğumsu öğe. Plütonyum elementinin simgesi.
PULLUKÇENGELİ
Pulluğun ön kısmında bulunan çengel. (Yalvaç Isparta).
PULLUHAYVANLAR
(Pholidota), Omurgalı hayvanlardan memeliler (Mammalia) sınıfının etenliler (Placentalia) alt-sınıfına giren bir takımı. Vücutları, büyük ve yassı olan kırmızı-kahverengi ve dikenli pullarla örtülüdür. Top gibi yuvarlakladırlar. Dişleri yoktur. Pullu-memeligiller (Manide) olmak üzere bir familyası vardır.
PULLUKMAŞASI
Pulluğu çekmek amacıyla pulluk çengeline takılan (U) harfi biçiminde araç. (Yalvaç Isparta).
PUANLAYABİLMEK
Puanlama imkânı veya olasılığı bulunmak.
PURKİNJEHÜCRESİ
Purkinje hücre katmanı.
PUSARIKLANMAK
Hava kararmak, bulutlanmak, sislenmek.
PUANLAYABİLME
Puanlayabilmek işi.
PULKANATLILAR
Kelebeklerle güveleri içine alan ve incecik pullarla süslü iki çift kanadı bulunan böcekler dizisi; kelebekler. (Kurtbilimde arakonakçı olarak önem taşır, tırtıl çağında özellikle bitki sağlığı yönünden konumuza girerler.). (Eş anlamlısı: kelebekler, Lepidoptera), iyi bilinen türleridir.
PUPARİYASYON
Belirli Diptera ailelerinde üçüncü dönem larva tarafından puparyumun oluşturulması.
PUSURAKLANMAK
Hava kararmak, bulutlanmak, sislenmek.
PULMONORENAL
Akciğer ve böbrekle ilgili olan.
PUANLANDIRMA
Puan vermek işi.
PUĞKARACADAĞ
İçel kenti, merkez ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi.
PUTREFAKSİYON
Genellikle oksijensiz koşullarda organik maddelerin yapılarının bazı mikroorganizmalar tarafından bozulması.
PUANLANDIRMAK
Puan vermek.
Bu bölümde tanımı içerisinde PU geçen kelimeler listesi verilmiştir.
AKKAVAK
Söğütgillerden, yapraklarının altı beyaz olan bir tür kavak, akçakavak, Hollanda kavağı (Populus alba).
BADANALI
Badana edilmiş olan. Yüzüne çok pudra ve boya sürmüş olan (kadın).
AVANTAJ
Üstünlük. Kazanım. Yarar. Teniste eşitliğin bozulması için alınan ilk puan.
APAZLAMA
Apazlamak işi, avuçlama. Pupa ile orsa arasında geminin omurgasına 45 derece açı ile esen (rüzgâr). (a'pazlama) Böyle esen bir rüzgârla.
BANDROL
Denetim pulu. Bayrak direğinin tepesine süs olarak konulan uzun, kumaş şerit.
ARABALI
Arabası olan. Arabalı vapur.
ACENTE
Bir kuruluşun yaptığı işi onun adına kazanç karşılığında yürüten daha küçük kuruluş. Bu kuruluşun veya şubelerinin başında bulunan kimse. Bir kuruluşa bağlı olmaksızın sözleşmeye dayanarak belirli bir yer ve bölge içinde sürekli olarak ticarethane veya işletmeyi ilgilendiren işlerde aracılık eden, bunları o işletme adına yapan kimse. Banka şubesi. Vapur ortaklığı.
ALAVERE
Bir şeyin elden ele geçmesi. Vapurlarda bu biçimde taşıma işi için bordalarda kurulan basamaklı iskele. Kargaşalık. Bir şeyi elden ele vererek aktarma.
ALTILI
Altı parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden altı tane bulunan. Altılı ganyan. İskambil, domino vb. oyunlarda üzerinde altı işareti bulunan kâğıt veya pul. Divan edebiyatında her bendi altı dizeden oluşan nazım biçimi.
ANTİLOP
Antiloplardan, sıcak ülkelerde yaşayan, çok hızlı koşan, boynuzlu bir hayvan (Anthilopus). Bu hayvanın derisinden yapılmış.
ATEŞÇİ
Fabrika, vapur, lokomotif vb. ateşle işleyen yerlerde ocaklara kömür atıp ateşin sürekli yanmasını sağlayan kimse.
AHTAPOT
Kafadan bacaklılardan, dokunaçlı bir tür mürekkep balığı (Octopus). Genellikle burun zarı üzerinde çıkan bir ur türü, polip.
ACIRGA
Yaban turpu.
BAĞLAMA
Bağlamak işi. Yapılarda duvarları birbirine bağlayan kiriş, putrel vb. Üç çift telli olan ve mızrapla çalınan bir saz. Ulama.
AKIN
Kalabalık bir şeyin arkası kesilmeyen bir geliş durumunda olması. Düşman topraklarına tedirgin etme, yıldırma, çapul vb. amaçlarla toplu olarak yapılmış olan baskın. Gol atmak veya sayı yapmak amacıyla karşı takımın sahasına doğru genellikle topluca girişilen hücum. Kazak ve Kırgız Türklerinin saz şairlerine verdiği ad.
BARBUNYA
Barbunyagillerden, kırmızı pullu, beyaz etli, kemikli bir balık, barbun (Mullus barbahıs). Taneleri yuvarlak, oval veya yassı, kırmızı benekli, bir tür fasulye.
ALBÜM
Fotoğraf, pul vb.ni dizip saklamaya yarayan bir defter türü. Herhangi bir konu ile ilgili kısa açıklamalar verilerek resimler basılmış olan kitap. Uzunçalar.
ABRAŞ
Alaca benekli. Klorofil azlığından dolayı açık renkte lekeleri olan (bitki yaprağı). Cildin rengini bozup beyaz benekler ve lekeler yapan hastalık. Ters, kaba, görgüsüz (kimse). Deseni ve atkısı bozuk halı. Atın tüysüz yerlerinde görülen uyuza benzer bir hastalık. Çarpık, eğri, düzgün olmayan. Çilli, çopur yüzlü, gözleri açık renk olan (kimse).
AVLAMA
Avlamak işi. Voleybolda karşı oyuncuların boş bıraktığı ve yetişemeyeceği yere topu yavaşça indirip sayı kazanma.
AKTARMA
Aktarmak işi. Bir yolcunun gideceği yere birkaç araç değiştirerek ulaşması. Bir kimsenin herhangi bir hakkını bir başkasına geçirmesini sağlayan iş, transfer. Alıntı. Bir oyuncunun topu kendi takımından bir başka oyuncuya göndermesi. Bir taşıttan başka bir taşıta geçme. Sürülmemiş tarlayı ilk veya ikinci kez sürme. Para aktarımı. Arıları bir kovandan ötekine geçirme.