Kelimeler arşivi içinde; sonunda "pa" olan, toplam 165 adet kelime bulunmaktadır. Sonu pa ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.
Bunun yanı sıra, başında pa olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde pa olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.
BÜYÜKKAYAPA, ÇATALLIÇAPA, KÜÇÜKKAYAPA
BALLIŞAPA, ERKEKARPA, HASANARPA, KARAHASPA, KARBİDOPA, KILIÇARPA, METİLDOPA, TOPUZARPA, YAKUPARPA
ASLANAPA, AVRADAPA, CIZLAMPA, HIRTAMPA, KURTLAPA, LEVODOPA, MAŞIRAPA, PAĞLAMPA, PAMBILPA, SARIPAPA, TİYOTEPA
ISTAMPA, KATALPA, MAŞRAPA, USTURPA, AVLUMPA, AVRUMPA, ÇIRAPPA, ÇİRAPPA, GARNAPA, GİLAPPA, GURANPA, GURNAPA, HALAMPA, HAPHAPA, ISLAMPA, İŞTAMPA, KANNAPA, KARNAPA, KIRNAPA, KORNAPA, KURAMPA, NAĞRAPA, NALÇAPA, NAŞRAPA, PREPUPA, ŞAPŞUPA, TAPTAPA, TIĞSAPA, TIRAMPA, TULUMPA, Devamını Oku »»
AVRUPA, SERAPA, ŞALUPA, TRAMPA, AĞILPA, AKARPA, AKPAPA, ALAMPA, APAPPA, ÇOLAPA, ÇOLOPA, DAGOPA, DANAPA, DULAPA, ELPAPA, GAYAPA, GILAPA, HALAPA, KANAPA, KAYAPA, KILAPA, KOLOPA, KORAPA, KÖRAPA, LİKAPA, NAŞAPA, SOLAPA, SUNEPA, ŞİLOPA, TORAPA, Devamını Oku »»
ÇOLPA, HASPA, HEMPA, HOPPA, KLAPA, PAMPA, PARPA, POMPA, RAMPA, RASPA, SALPA, SARPA, SEHPA, YALPA, ANAPA, BAPPA, BOPPA, ÇALPA, ÇILPA, DIRPA, DRUPA, HAMPA, HAPPA, HIRPA, KIPPA, KIRPA, KUSPA, LAMPA, NAŞPA, PULPA, Devamını Oku »»
ARPA, ÇAPA, HOPA, KUPA, LAPA, MAPA, PAPA, PUPA, SAPA, SIPA, SOPA, TAPA, TIPA, AHPA, AKPA, AMPA, APPA, ÇİPA, ÇUPA, DAPA, DOPA, GOPA, GUPA, HAPA, ISPA, KOPA, LOPA, SUPA, ŞAPA, TBPA, Devamını Oku »»
EPA, FPA
PA
PA
Şaşma ünlemi: Pa ele dönüştüler. Korku ünlemi. Protaktinyum elementinin simgesi. Protaktinyumun sembolü. Paskal (basınç birimi).
CIZLAMPA
Yağda veya saçta pişirilen sulu hamurdan yapılmış yağlı veya yağsız ekmek.
TOPUZARPA
Van kenti, Muradiye ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim bölgesi.
BÜYÜKKAYAPA
Kırşehir ili, Mucur ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir bölge.
BALLIŞAPA
İncir.
KARBİDOPA
Levadopanın periferde yıkımlanmasını azaltmak ve böylece merkezi sinir sistemine daha yüksek oranda girmesini sağlamak için L-amino asit dekarboksilaz enzimini inhibe eden ve levadopayla birlikte kullanılan ilaç.
ÇATALLIÇAPA
Sulanmış ve kaymak bağlamış tarlaları çapalamakta kullanılan bir araç. (Kemalpaşa İzmir).
KILIÇARPA
Hayvanlara yedirilen sivri, uzunca bir çeşit arpa.
ERKEKARPA
Kastamonu ilinde, İnebolu belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yer.
ASLANAPA
Kütahya iline bağlı ilçelerden biri.
AVRADAPA
Kılıbık.
KÜÇÜKKAYAPA
Kırşehir kenti, Mucur belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi.
HASANARPA
Kayseri şehri, Erkilet bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
YAKUPARPA
Çorum şehri, merkez belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim yeri.
METİLDOPA
Adrenerjik sinir uçlarında noradrenalin üretiminde kullanılan L-dopa'nın alfa metil türevi.
KARAHASPA
Öldürücü bir çeşit çıban.
Bu bölümde tanımı içerisinde PA geçen kelimeler listesi verilmiştir.
AÇILMAK
Açma işine konu olmak. Kendine gelmek, biraz iyileşmek, ferahlamak. Kıyıdan uzaklaşmak. Yeni bir bakış açısı getirmek. Renk koyuluğunu yitirmek. Kapı, yol vb. geçit vermek. Gereken güce ulaşmak. Kuruluşlar ilk kez veya yeniden işe başlamak. Sıkılması, çekinmesi, tutukluğu kalmamak. Herhangi bir konuyla veya sorunla ilgili olarak düşünce ve uygulamalarda yeni koşulların gerektirdiği değişiklikleri veya yenilikleri yapmak. Ayrıntıya girmek. Sırrını, üzüntüsünü, sorunlarını birine söylemek. Genişlemek, bollaşmak. İşini gereğinden veya yapabileceğinden geniş tutmak. Delinmek, yırtılmak. Sis, karanlık, duman vb. dağılmak, yoğunluğunu yitirmek.
ABANMAK
Eğilerek bir şeyin, bir kimsenin üzerine kapanmak. Bir yere veya bir kimseye yaslanmak, dayanmak. Bir şeyin veya bir kimsenin üzerine çöküp çullanmak. Birine yük olarak onun sırtından geçinmeye çalışmak. Boksta karşılaşma sırasında rakibine yaslanmak. Futbolda topa olanca gücüyle vurmak.
AB
Su. Avrupa Birliği'nin kısaltılmış hali.
ABLİ
Yatay serenlerin ucuna bağlı bulunan ve bunları sağa, sola veya ortaya çevirmek için yararlanılan halat veya palanga.
ABACI
Aba yapan ya da satan kimse. Asalak. Bedavacı. Abadan giyecek yapan veya satan kimse.
AÇIORTAY
Bir açıyı, ölçüleri birbirine eşit olan iki açısal bölgeye ayıran doğru parçası.
AÇIK
Açılmış, kapalı olmayan, kapalı karşıtı. Örtüsüz, çıplak. Bir gereksinimin karşılanamaması durumu. Görevlisi olmayan, boş (iş, görev), münhal. Çalışır durumda olan. Gizliliği olmayan, olduğu gibi görünen. Sevişme sahnelerini bütün çıplaklığıyla anlatan (kitap, resim, film vb.). Boş. Belirgin bir biçimde. Rengi koyu olmayan, koyu karşıtı. Belli bir yerin biraz uzağı. Engelsiz, serbest. Aralığı çok. Kolay anlaşılır, vazıh. Denizin kıyıdan uzakça olan yeri. Her türlü düşünceyi hoşgörüyle karşılayabilen, etkisinde kalabilen.
AÇKICI
Açkı yapan kimse, perdahçı. Anahtarcı.
ABRAŞ
Alaca benekli. Klorofil azlığından dolayı açık renkte lekeleri olan (bitki yaprağı). Cildin rengini bozup beyaz benekler ve lekeler yapan hastalık. Ters, kaba, görgüsüz (kimse). Deseni ve atkısı bozuk halı. Atın tüysüz yerlerinde görülen uyuza benzer bir hastalık. Çarpık, eğri, düzgün olmayan. Çilli, çopur yüzlü, gözleri açık renk olan (kimse).
AÇACAK
Şişelenmiş bazı içeceklerin kapaklarını açmaya yarayan araç. Anahtar. Teneke kutu içinde korunmuş yiyeceklerin kapağını açmaya yarayan araç.
ABONE
Süreli yayınları, parasını önceden ödeyerek alma işi. Bir şeyi sürekli olarak kullanmak için hizmeti verenle sözleşme yapan kimse, sürdürümcü. Bir yere gitmeyi alışkanlık hâline getiren (kimse).
AÇKI
Bir cismin yüzeyi üzerinde sert bir madde veya bir araç sürterek onu düzleştirip parlatma, perdah. Her türlü açma aracı. Anahtar. Demircilikte delik büyütmekte kullanılan araç.
ABONMAN
Bir satıcı veya kamu kuruluşu ile alıcılar arasında yapılmış olan anlaşma, sürdürüm. Abone olma durumunu gösteren belge. Kent içinde ulaşımı sağlayan otobüslerde para yerine geçen bilet veya kart.
ACENTE
Bir kuruluşun yaptığı işi onun adına kazanç karşılığında yürüten daha küçük kuruluş. Bu kuruluşun veya şubelerinin başında bulunan kimse. Bir kuruluşa bağlı olmaksızın sözleşmeye dayanarak belirli bir yer ve bölge içinde sürekli olarak ticarethane veya işletmeyi ilgilendiren işlerde aracılık eden, bunları o işletme adına yapan kimse. Banka şubesi. Vapur ortaklığı.
ABDEST
Müslümanların, belli ibadetleri yapabilmek için bir düzen içerisinde bazı organları yıkayıp bazılarını mesh etme yoluyla yaptıkları arınma.
ACYO
Herhangi bir paranın gerçek değeriyle sürüm değeri arasında veya bir ticaret senedinin üzerinde yazılı miktar ile indirimden sonraki tutarı arasında doğan fark. Bankaların senetli kredi işlemlerinde yaptıkları tahsilat. Bir ticaret senedinin yenilenmesinde alınan komisyon.
AÇIKÇI
Borsada fiyat dalgalanmalarından yararlanarak açıktan para kazanan kimse.
AÇKILAMAK
Açkı ile parlatmak.
ABAJURCU
Abajur yapan veya satan kimse.
ABANOZ
Abanozgillerden, sıcak ülkelerde yetişen, kerestesinden yararlanılan birçok ağacın ortak adı. Bu tahtadan yapılmış. Bu ağacın ağır, sert ve siyah renkli tahtası. Koyu, parlak siyah. Bu renkte olan.