P ile başlayan 3 harfli kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; başında "p" olan, 3 harfli toplam 92 adet kelime bulunmaktadır. p harfi ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.

Ayrıca sonu p harfi ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde p harfi olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Sözcüklerin anlamı için kelime üzerindeki bağlantılardan faydalanabilirsiniz.

 
 

Bazı kelimelerin anlamları

PİÇ

Anası ile babası arasında evlilik bağı olmadan dünyaya gelen çocuk, haramzade, veledizina. Terbiyesiz, arsız çocuk. Kalleş, kurnaz, kötü niyetli kimse. Bir bitkinin çevresinde yeniden beliren sürgün ve filiz. Her şeyin küçüğü, büyüğü ile aynı nitelikte olmayan. Babası belli olmayan çocuk.

PİR

Yaşlı, koca, ihtiyar kimse. Bir tarikat veya sanatın kurucusu. Adamakıllı, iyice. Herhangi bir konuda, bir meslekte deneyim kazanmış, eskimiş kimse, guru. Cevizin yeşil kabuğu. Sebze yaprağı. Havuç yaprağı. Asma yaprağı. Zeytin yaprağı. Çam yaprağı. Soğanın tohumlu sapı. Dokuma tezgâhlarındaki tarağın sık olanı. Çanı, ardıç ve benzerleri ağaçların yeşil yaprakları, sürgünleri. Filiz. En iyi, en iyisi. Erkek savaş tutsaklarından, pencik yasasına göre ayrılan kocamışlara verilen ad. 2-Tarikat kurucusu. 3-Lonca ve fütüvvet kuruluşlarının başında bulunan yönetici. Herhangi bir zanaatın, tarikatın kurucusu, ulusu. (Saz ozanları kendilerini yetiştirenlere ya da ozanlıkta ünlü kişilere de böyle derler. Yunus Emre, Âşık Ömer bunlardandır.).

PAT

Yassı, basık. Kasımpatı biçiminde olan elmas iğne. Birleşikgillerden, papatyaya benzeyen otsu bir bitki (Leucanthemum). Yassı bir şeyle vurulduğunda çıkan ses.

PÖH

Manda kovalama ünlemi. Korkutma ünlemi.

PİM

İç içe geçen veya birbiri üzerine gelen parçaları tutturmaya yarayan bir tür tahta veya metal çivi. Mobilyalardaki cam rafları taşımak için yan tablalara yerleştirilen kapsüllerin içine takılan silindirik, yassı ve L biçimli raf taşıma aleti.

POS

Gür ve uzun (bıyık).

PÜS

Erik, kayısı, badem ve benzerleri ağaçlardan sızan zamk, kedibalı. Zamk. Keven bitkisinden elde edilen zamk, kitre. Çok kaynatılarak koyulaştırılmış pekmez. Kavrulmuş darı. Erkek çiçeklerdeki üremeyi sağlayan toz. Taze fındık ve cevizin dışındaki yeşil kabuk : Fındığı aceleyle püsüyle topladık. Ağaçlardan sızan zamk. Mısır bitkisinin tepesinde ya da kozasında üremeyi sağlayan, sarı toz taşıyan erkeklik organı. Sis.

PIR

Kuş kanatlarının çıkardığı ses. Bir yerden kaçıp gitme düşüncesini anlatan bir söz.

PİY

Oyun, düzen. İçyağı.

PÜR

Dolu. Çam, ardıç, ladin ağaçlarının iğne gibi ince yaprakları.

PAK

Temiz.

POĞ

Bohça. Başörtüsü. Köylülerin, içine azıklarını koydukları büyük mendil. Evlek : Bu poğ sulandı mı ?. Armağan. Dallarının içi yumuşak ve beyaz bir çeşit çalı.

PAS

Su içinde ve nemli havada metallerin, özellikle demirin yüzeyinde oksitlenme sonucunda oluşan madde. Bu lekelerden ileri gelen bitki hastalığı. Bazı iskambil oyunlarında sırası kendisine gelen oyuncunun oyuna o elde katılmayacağını belirten bir söz. Bar (IV). Bazı asalak mantarların çeşitli bitkilerde oluşturduğu portakal sarısı veya kahverengi lekeler. Bazı top oyunlarında oyunculardan birinin topu takım arkadaşına geçirmesi. Demir veya demir alaşımlarının aşınması sonunda ortaya çıkan ve esas itibarıyla demir oksit ve hidroksitten meydana gelen aşınma türü.

PUH

Berberlerin tıraştan sonra ense pudraladıkları, yumuşak tüylü fırça.

PAN

Küf. Dikkatsiz. Aptal. Davranışları ağır, tembel. Ağır ağır yürüyen. Sersem.

PÜF

Bir ateşi söndürmek, canlandırmak için dudakları hafifçe büzerek dışarı verilen soluğun çıkardığı ses.

PEC

Soba. Sac ya da tuğladan duvara gömme yapılan, odun yakılarak tüm evi ısıtan bir çeşit ısınma döşemi. Yamuk, eğri büğrü// pec puc: eğri büğrü.

PAY

Birden fazla kişi arasında bölüşülmüş bir bütünden, bu kişilerin her birine düşen bölüm, hisse. Bayağı kesirlerden birinin eşit parçalardan kaç tane aldığını gösteren sayı. Eşit bölüm. Ticari bir işlemde zarar tehlikesine karşı ayrılan para, marj.

PUÇ

Kuyruk sokumu. Yasa dışı evlilikten doğan çocuk. Ahlaksız. Kör. Çorap. Babası belli olmayan çocuk. Boş, çürük, fos. Basık, yassı.

PUK

İçi boş, çürük, kof : Cevizlerin çoğu puk çıktı. Yumuşak bir çeşit taş. Toz gibi kar.