MUSA ile başlayan kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; başında "musa" olan, toplam 46 adet kelime bulunmaktadır. musa ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.

Ayrıca sonu musa ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde musa olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Bunlara ek olarak, kelimelerin anlamları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarından da faydalanabilirsiniz.

 
 

15 harfli kelimeler

MUSABEYLİBOĞAZI

14 harfli kelimeler

MUSALARYENİKÖY

12 harfli kelimeler

MUSADANIŞMAN

11 harfli kelimeler

MUSAHHİHLİK, MUSASOFULAR

10 harfli kelimeler

MUSAHACILI, MUSAHİPLİK, MUSAPINARI

9 harfli kelimeler

MUSANDERE, MUSANDIRA, MUSABEYLİ

8 harfli kelimeler

MUSAMMAT, MUSAKOLU, MUSAMAHA, MUSAHOCA, MUSALLAR, MUSALLAT, MUSAHABE, MUSAHHİH, MUSANNİF, MUSADDIK, MUSADDAK, MUSADAĞI, MUSACALI, MUSAŞEYH, MUSAUSTA, MUSABABA, MUSAVVER

7 harfli kelimeler

MUSAKKA, MUSANNA, MUSAÖZÜ, MUSALLİ, MUSALLA, MUSALAR, MUSAKÖY, MUSAHİP, MUSAFİR, MUSAFFA, MUSAFAT, MUSABEY, MUSAAĞA

6 harfli kelimeler

MUSALI, MUSACA

5 harfli kelimeler

MUSAP, MUSAF

4 harfli kelimeler

MUSA

Bazı kelimelerin anlamları

MUSA

Musevi dininin kurucusu, İsrail peygamberi ve kanun koyucusu. Bir vasiyeti yerine getirmekle görevli kimse.

MUSAMAHA

Müsamaha.

MUSAMMAT

Her dizesi ikişer eşit ve ortak uyaklı bölüme ayrılan divan koşuk biçimi: / Değildim men sana mail sen ettin aklımı zail / Mana ta'n eyleyen gafil seni görgeç utanmaz mı? (Fuzuli).

MUSAKOLU

Aydın ilinde, Horsunlu nahiyesine bağlı bir bölge.

MUSANDIRA

Evlerde yatak yorgan konulan yer, yüklük. Mutfakta yüksek ve geniş raf.

MUSAHACILI

Kayseri ili, Yeşilhisar ilçesi, merkez nahiyesine bağlı bir yer.

MUSAHHİHLİK

Musahhih olma durumu. Düzelticilik.

MUSAPINARI

Tokat ili, Niksar ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir yerleşim bölgesi.

MUSABEYLİBOĞAZI

Yozgat şehri, Musabeyli bucağına bağlı bir yer.

MUSANDERE

Balkon ve merdiven korkuluğu.

MUSASOFULAR

Bolu ili, Seben belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yer.

MUSAHOCA

Manisa kenti, Kırkağaç ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

MUSALARYENİKÖY

Manisa şehri, Turgutlu ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir bölge.

MUSAHİPLİK

Musahibin yaptığı iş. Yol kardeşliği.

MUSABEYLİ

Kilis iline bağlı ilçelerden biri.

MUSADANIŞMAN

Erzurum şehrinde, Aşkale belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yer.

  -   -   -  

Anlamında MUSA bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde MUSA geçen kelimeler listesi verilmiştir.

KAMUSALLAŞMA

Kamusallaşmak işi.

LEKELEME

Lekelemek işi. Namusa dokunur bir suç yükleme, iftira etme.

TEBELLEŞ

İstenmediği hâlde, birinden veya bir yerden ayrılmayan, gitmeyen, musallat olan.

YAHUDİ

Hz. Musa'nın dinine bağlı olan kimse, Musevi, semitik.

SANATLI

Sanatla yapılmış, bir usta elinden çıkmış, musanna.

LEKELEMEK

Bir şeyi kirletmek, bir şey üzerinde leke oluşturmak. Birine, namusa dokunur bir suç yüklemek.

MUZ

Muzgillerden, sıcak bölgelerde yetişen, bir çenekli, çok yıllık bir bitki (Musa sapientum). Bu bitkinin kendine özgü hoş kokulu, tatlı, besleyici, kalın kabuklu, uzun meyvesi.

ARDILMAK

Birisinin sırtına asılmak. Sataşmak, çatmak. Musallat olmak, asılmak, takılmak.

ALKARISI

Lohusalara musallat olarak onları boğduğuna inanılan görüntü, çarşamba karısı.

DÜZELTİCİ

Basılmak üzere dizilmekte olan bir eserin provalarını düzeltme ile görevli kimse, düzeltmen, musahhih.

SATAŞMAK

Bir kimseyi rahatsız edecek davranışta bulunmak, musallat olmak. Sarkıntılık etmek.

YAPINTILI

Yapıntı niteliğinde olan, musanna.

TASALLUT

Musallat olma, saldırma. Sarkıntılık.

TEVRAT

Hz. Musa'ya indirilen ve Tanrı buyruklarını kapsayan, Musevilerin din kitabı, Ahd-i Atik.

RESİMLİ

İçinde resimler bulunan, musavver.

KIŞLATMAK

Kışı bir yerde geçirtmek. Musallat etmek.

ARIZ

Sonradan ortaya çıkan. Bulaşmış, musallat olmuş.

YAPIŞMAK

Yapışkan bir maddeye bulanmış olan bir şey ayrılmayacak bir biçimde bir yere tutunup kalmak. Başı çekeni çok yakından izlemek. İyice yaklaşmak, sokulup değmek. Aralık bırakmayacak biçimde üzerine dokunmak. Bir iş yapmak amacıyla, hevesle bir şeyi eline almak. Birini rahatsız etmek, sataşmak, peşini bırakmamak, musallat olmak. Sıkıca yakalamak, tutmak, sarılmak.

DÜZELTİCİLİK

Düzelticinin yaptığı iş, musahhihlik.

ONAYLI

Onaylanmış olan, tasdik edilmiş, musaddak.