Sonu KÖYLÜ ile biten kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; sonunda "köylü" olan, toplam 1 adet kelime bulunmaktadır. Sonu köylü ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.

Bunun yanı sıra, başında köylü olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde köylü olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.

 
 

Bazı kelimelerin anlamları

KÖYLÜ

Köyde yaşayan veya köyde doğmuş olan. Köy halkı. Köydeş. Kaba, anlayışsız.

  -   -   -  

Anlamında KÖYLÜ bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde KÖYLÜ geçen kelimeler listesi verilmiştir.

MUJİK

Rus köylüsü.

FELLAH

Çiftçi. Mısır köylüsü. Arap.

TOPRAKSIZ

İçinde toprak bulunmayan. Ekecek toprağı olmayan (köylü).

KIVRAK

Canlı, hareketli, atik. İnce tülbent ya da ipekli başörtüsü. Güzel, şık, yakışıklı. Aceleci. Akıcı, işlek. Yerli dokuması kara bezden yapılmış köylü kadın yeldirmesi.

DEREBEYLİK

Derebeyi olma durumu. Orta Çağda özellikle Batı Avrupa'da toprağı ve üzerinde yaşayan köylüleri tek bir kimsenin malı sayan siyasal düzen, feodalite. Derebeyi yönetimindeki bölge.

İMECE

Kırsal topluluklarda köyün zorunlu ve isteğe bağlı işlerinin köylülerce eşit şartlarda emek birliğiyle gerçekleştirilmesi. Birçok kimsenin toplanıp el birliğiyle bir kişinin veya bir topluluğun işini görmesi ve böylece işlerin sıra ile bitirilmesi.

KÖYCÜ

Köy sorunlarını kendine iş edinen, köylerin ve köylülerin kalkınması yolunda çalışan kimse.

ALTKÜLTÜR

Bir toplumun kültürel yapısına yeterince uyum sağlayamayan kültür. Ulusal ya da toplumsal kültürleri oluşturan kültür birimlerinden her biri. bk. köylü kültürü, halk kültürü, seçkin kültürü, özdeksel kültür. karşılığı altbölük. Hücrelerin çoğalmalarını sağlamak amacıyla başka bir besi yerine aktarılması işlemi.

KOLHOZ

Rusya'da köylülerin ortak olarak çalıştıkları tarım işletmesi.

RUSTAİ

Köylü.

KULAK

Başın her iki yanında bulunan işitme organı. Saban kulağı. Balıklarda başın iki yanında bulunan ve ağızdan alıp solungaçlardan geçirdiği suyu dışarıya vermeye yarayan yarıklardan her biri. Telli çalgılarda tel germeye yarayan burgu. Bu organın, sesleri toplayıp içeriye almaya yarayan dış bölümü. Duvar, baca, şömine vb. yerlerde kulağa benzer çıkıntı. Akarsuların ve özellikle göllerin karaya giren ve durgunlaşan yerleri. Varlıklı Rus köylüsü. Seslerin uygunluğunu seçebilme ve değerlendirebilme yeteneği.

KÖYDEŞ

Aynı köyde oturan kimselerin birbirine göre her biri, köylü.

TEPELİK

Tepesi çok olan (yer). Anadolu'da köylü kadınların kullandıkları, altın ve gümüş paralarla, bazı değerli taşlarla süslü başlık. Bir yapının veya bir mobilyanın en yukarısına süs olarak yapılmış olan bölüm. Sorguç.

KÖYLÜLÜK

Köylü olma durumu. Köylülere özgü davranış.

ANGARYA

Bir kimseye veya bir topluluğa zorla, ücret vermeden yaptırılan iş, yüklenti. Kölelik düzeninde köylünün derebeyine yaptığı zorunlu ücretsiz hizmet. Usandırıcı, bıktırıcı, zorla yapılmış olan iş. Savaş durumundaki bir devletin, kendi sularındaki yabancı bir devletin ticaret gemilerine el koyarak bunlardan yararlanması. Olağanüstü durumlarda veya sıkıyönetimde devletin vatandaşlara ait taşıtlara el koyması. Bir kişiye görevi dışında yaptırılan iş.

KILIBIK

Karısının baskısı altında bulunan (erkek), karısı köylü, kazak karşıtı.

ARAKCIL

Sebuzek dikeni de denilen ve köylülerce süt süzgeci olarak kullanılan yumruk büyüklüğünde bir çeşit diken.

TOPRAKLI

İçine toprak karışmış. Ekecek toprağı olan (köylü).

SÜRSAT

Savaşa giden ordunun geçeceği yollar çevresindeki köylülerden savaş araç ve gereçlerini temin etmesi ve rayiç değeri üzerinden yiyecek satın alması.

BEŞDAMAL

Köylü kadınların bellerine bağladıkları bez parçası.