Kelimeler arşivi içinde; sonunda "kol" olan, toplam 43 adet kelime bulunmaktadır. Sonu kol ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.
Bunun yanı sıra, başında kol olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde kol olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.
POLİVİNİLALKOL
KLORAMFENİKOL
TİYAMFENİKOL
KADAVERİKOL, AMPLEKSİKOL
VEZAMİKOL
DEMİRKOL, ÇELİKKOL, GÜMÜŞKOL, KARBAKOL, LİGNİKOL, PROTOKOL, MONTİKOL
KURUKOL, MERTKOL, ORTAKOL, TUNÇKOL, UZUNKOL, DİNÇKOL, DOLİKOL, DARIKOL, DİALKOL, KAFAKOL, KARAKOL, AYNAKOL, GAYAKOL
GLİKOL, SAKKOL, KAŞKOL, SAĞKOL, TÜRKOL, ARIKOL, BERKOL, CAKKOL, GAŞKOL
ÜÇKOL, ALKOL, TEKOL, KOKOL, ERKOL
AKOL, EKOL
KOL
KOL
İnsan vücudunda omuz başından parmak uçlarına kadar uzanan bölüm. İş takımı, ekip, grup. Bir halat oluşturan bükülmüş lif demetlerinden her biri. Bazı çalgıların elle tutulan sap bölümü. Bir şeyin ayrıldığı bölümlerden her biri, dal, kısım, şube, branş. Giyside vücudun bu bölümünü saran parça. Koyun, dana, kuzu vb.nde ön ayağın üst bölümü. Ağaçlarda gövdeden ayrılan kalın dal. Makinelerde tutup çevirmeye, çekmeye yarayan ağaç veya metal parça. Koltuk, divan vb.nin yan tarafında bulunan dayanmaya yarayan parça. Dizi, düzen. Kanat. Karakol.
LİGNİKOL
Odunun içinde ya da üzerinde yaşayan.
GÜMÜŞKOL
Uşak ilinde, Ulubey ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir bölge.
PROTOKOL
Bir toplantı, oturum, soruşturma sonunda imzalanan belge. Diplomatlıkta, devletler arasındaki ilişkilerde geçen yazışmalarda, resmî törenlerde, devlet başkanları ile onların temsilcileri arasındaki görüşmelerde uygulanan kurallar. Resmî ilişkilerde ve işlemlerde ciddiyet. Diplomatlar arasında yapılmış olan anlaşma tutanağı.
MONTİKOL
Dağlarda yaşayan.
KLORAMFENİKOL
Streptomyces Venezuela tarafından üretilen ve protein sentezi inhibitörü olarak kullanılan bir antibiyotik. Streptomyces venezualae tarafından üretilen ve bakterilerde protein sentezini inhibe ederek etki gösteren bir antibiyotik. Streptomyces venezuella kültürlerinden elde edilen, dikloroasetik asit grubu içeren, nitrobenzen türevi geniş spektrumlu ve antibakteriyel etkinliğini ribozomların 50S alt ribozomlarına bağlanıp aminoasil tRNA'nın akseptör noktaya bağlanmasını engelleyerek oluşturan bir ilaç. Gıda değeri olan hayvanlarda kullanılması yasak olan bu ilaç Gram pozitif koklar ve basillerle Gram negatif bakterilerin çoğunun oluşturduğu enfeksiyonların tedavisinde kullanılır.
DEMİRKOL
Demir gibi güçlü kolu olan kimse.
VEZAMİKOL
Veziküler asetilkolinin geri emilimini bloke eden ilaç.
AMPLEKSİKOL
Bitkilerde sapsız yapraklarda, yaprak tabanındaki kulakçıkların gövdeyi tamamen sarması.
POLİVİNİLALKOL
Doymamış alkol olan vinil alkolün polimerizasyonuyla elde edilen sentetik madde.
MERTKOL
Özü, sözü doğru, güvenilir kimse.
ÇELİKKOL
Güçlü, kuvvetli kimse.
KADAVERİKOL
Leşle beslenen hayvan.
KARBAKOL
Kolinesterazlara dayanıklı ve muskarinik etkileri yanında nikotinik etkileride bulunan parasempatik sistemini uyarıcı ilaç.
KURUKOL
Erzincan şehri, Tercan ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim yeri.
TİYAMFENİKOL
Yapıca kloramfenikol benzeri olan, amfenikol grubu bir antibiyotik.
Bu bölümde tanımı içerisinde KOL geçen kelimeler listesi verilmiştir.
ALIŞMAK
Bir işi tekrarlayarak kolaylıkla yapabilmek. Sürekli ister olmak, bağımlılık kazanmak. Uyar duruma gelmek, intibak etmek. Evcilleşmek, ehlîleşmek. Yadırgamaz duruma gelmek. Tutuşmak, yanmaya başlamak. Bağlanmak, ısınmak.
AKIŞMA
Akışmak işi. Bir sıraya gelen ses, hece veya kelimelerin birbirleriyle uyuşarak kulağa hoş ve dile kolay gelen bir bütün oluşturması.
AĞIZLAMAK
Bir boğazın veya bir limanın ağzını ortalamak. Bir işi kolaylamak. Bir parçayı yuvasına geçirmek için önce yuvanın ağzını ayarlamak.
AHİLİK
Cömertlik. Kökleri eski Türk törelerine dayanan ve Anadolu'da yüksek bir gelişim gösteren esnaf, zanaatçı, çiftçi vb. bütün çalışma kollarını içine alan ocak.
AÇIK
Açılmış, kapalı olmayan, kapalı karşıtı. Örtüsüz, çıplak. Bir gereksinimin karşılanamaması durumu. Görevlisi olmayan, boş (iş, görev), münhal. Çalışır durumda olan. Gizliliği olmayan, olduğu gibi görünen. Sevişme sahnelerini bütün çıplaklığıyla anlatan (kitap, resim, film vb.). Boş. Belirgin bir biçimde. Rengi koyu olmayan, koyu karşıtı. Belli bir yerin biraz uzağı. Engelsiz, serbest. Aralığı çok. Kolay anlaşılır, vazıh. Denizin kıyıdan uzakça olan yeri. Her türlü düşünceyi hoşgörüyle karşılayabilen, etkisinde kalabilen.
AKICI
Akma özelliği olan. Kesintisiz. Kolay anlaşılabilen, okunabilen, anlamca açık (anlatım), selis.
ALDANÇ
Çabuk ve kolay aldatılan (kimse).
ALKOLİK
Alkollü içkilere hastalık derecesinde düşkün olan (kimse).
AJANS
Haber toplama, yayma ve üyelerine dağıtma işiyle uğraşan kuruluş. Bu iş kollarının çalıştığı büro. Radyoda haber bülteni.
ALDEHİT
Alkolleri oksitlendirme veya asitleri indirgeme yolu ile elde edilen uçucu bir sıvı.
AÇIKÇA
Gizli bir yönü kalmaksızın, kolay anlaşılır bir biçimde, alenen, aşikâre.
ABDESTLİK
Abdest alınacak yer. Abdest alınırken giyilen ve kolsuz hırkaya benzeyen bir giyecek türü.
AKAR
Kiraya verilerek gelir getiren ev, dükkân, tarla, bağ vb. mülk, akaret. Halı, koltuk, yatak vb. yerlerde ve nemli ortamlarda yaşayan, astıma yol açabilen, insan vücudundan dökülen deri tozlarıyla ve parçacıklarıyla beslenen bir tür canlı. Sıvı, mai, likit.
AKIŞKANLIK
Akışkan olma durumu. Para ve ticaretle ilgili işlemlerde kullanılabilecek durumda olan satın alma gücü, likidite. Kolaylıkla paraya çevrilebilme özelliği fazla olan varlıklar, likidite.
ALKOL
Bira, şarap vb. sıvıların veya pancar, patates nişastasının şekere dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan glikoz çözeltilerin mayalaşmış özlerinin damıtılmasıyla elde edilen, kokulu, uçucu, yanıcı, renksiz sıvı, ispirto, etanol, etil alkol. Her türlü alkollü içki.
AÇIKLAMALI
Birtakım açıklamalarla anlaşılması, öğrenilmesi kolaylaştırılmış, izahlı.
AKLİYE
Akıl hastalıkları ile ilgili hekimlik kolu. Akılcılık. Akıl hastalıkları ile ilgili hastane bölümü.
AĞIRKANLI
Ağırcanlı. Hippokrates'in ortaya attığı ağırcanlılık, soğukluk, kolayca duygulanmayış gibi nitelikleri kendinde toplayan kişilik tipi.
ALKİL
Alkol kökü.
AÇMAZ
Satranç oyununda şahı koruyan taşlardan birinin yerinden oynatılamaması durumu. Tuluatta karşısındakine bir nükte veya tekerleme söyleme kolaylığını veren söz. İçinden zor çıkılır durum.