İçinde YATIŞ geçen kelimeler

Kelimeler arşivinde; içinde "yatış" olan, toplam 14 tane kelime bulunuyor. İçerisinde yatış bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.

Ek olarak sonu yatış ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında yatış olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.

 
 

15 harfli kelimeler

YATIŞTIRABİLMEK

14 harfli kelimeler

YATIŞTIRICILIK, YATIŞTIRABİLME

11 harfli kelimeler

YATIŞTIRICI, YATIŞTIRMAK, YATIŞTURMAK

10 harfli kelimeler

DAYATIŞMAK, YATIŞTIRMA

9 harfli kelimeler

DAYATIŞMA

8 harfli kelimeler

YATIŞMAK

7 harfli kelimeler

DAYATIŞ, YATIŞMA, BOYATIŞ

5 harfli kelimeler

YATIŞ

Bazı kelimelerin anlamları

YATIŞ

Yatma işi.

DAYATIŞ

Dayatma işi.

DAYATIŞMAK

Kendi istek ve arzuları doğrultusunda ısrar etmek, inatlaşmak.

YATIŞTURMAK

Yatıştırmak.

BOYATIŞ

Boyatma işi.

YATIŞTIRMA

Yatıştırmak işi.

YATIŞTIRABİLMEK

Yatıştırma imkânı veya olasılığı bulunmak.

YATIŞTIRABİLME

Yatıştırabilmek işi.

YATIŞTIRICILIK

Yatıştırıcı olma durumu.

YATIŞTIRICI

Yatıştırma özelliği olan, yatıştıran, sakinleştiren. Ağrıyı, sızıyı gideren (ilaç), müsekkin, trankilizan.

YATIŞMAK

Hızı, etkisi azalmak, aşırılığı geçmek. Yan yana, kucak kucağa yatmak. Coşku, sinir, korku vb.nin etkisi azalmak, geçmek, sakinleşmek. Ayaklanma, kargaşa sakinleşmek, durulmak.

YATIŞMA

Yatışmak işi.

YATIŞTIRMAK

Bir kargaşayı, ayaklanmayı bastırmak. Ölçülü, ılımlı, sakin davranmasını sağlamak, sakinleştirmek. Yumuşatmak, razı etmek.

DAYATIŞMA

Kendi isteğinde inatlaşma.

  -   -   -  

Anlamında YATIŞ bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde YATIŞ geçen kelimeler listesi verilmiştir.

KIRILMAK

Kırma işine konu olmak, bir veya birçok parçaya ayrılmak. Saydam bir ortamdan başka bir saydam ortama geçen bir ışın, doğrultu değiştirmek. Cesaret, umut, onur azalmak, yok olmak. Ağaç, dal üzerinde meyve, çiçek, yaprak çok olmak. Bükülerek kat yeri oluşturmak. Kırgınlık duymak. Birine karşı kırgın duruma gelmek, gücenmek, incinmek. Savaş, bulaşıcı hastalık sebebiyle çok sayıda insan ölmek. Soğuk, rüzgâr vb. eski gücü kalmamak, azalmak, yatışmak.

BASIKDIRMAK

Yatıştırmak: Yangını epeyce basıkdırdık.

OTURUŞMAK

Yatışmak, hızı azalmak.

BÖĞEMEK

Engel olmak. Suyun önüne bent yapıp toplanmasını sağlamak, göl haline getirmek. Öfkeli birini yatıştırmak.

KLOROFORM

Renksiz, hoş kokulu, genellikle anestezide kullanılan, yatıştırıcı ve uyuşturucu birleşik (CHCI3). Bir tür organik yağ çözücü.

SAKİNLEŞMEK

Yatışmak, durgun duruma gelmek, durgunlaşmak, dinginleşmek. Sıkıntısı, öfkesi ya da heyecanı geçmek.

SÖNDÜRMEK

Ateş ve ışığın yanmasına, aydınlatmasına son vermek. Hava veya gaz ile şişirilmiş bir şeyin havasını veya gazını boşaltmak. Tutku ve duyguları yatıştırmak, etkisiz duruma getirmek.

MÜSEKKİN

Yatıştırıcı.

AMİLENHİDRAT

Tersiyer pentil alkol yapılı, hafif yatıştırıcı etkiye sahip madde.

ANETİK

Yatıştırıcı, gevşetici.

KİPE

Hızla bükülen kalçanın sert ve birden gerilişiyle, vücudun yatıştan ayaküstü duruşa veya asılmadan dayanmaya geçmesi.

TESKİN

Acı, öfke, heyecan vb. duyguları yatıştırma, dindirmeye çalışma.

GEVŞEMEK

Sertlik ve gerginliği bozulmak. Çözülmek. Yumuşamak, yatışmak, sakinleşmek. Sevmek, hoşlanmak. Para piyasasında değer yitirmek.

CİK

Yok, hayır anlamında ünlem. Hasır yapmakta kullanılan saz. Sırtüstü yatış şekli. Bir çeşit başörtüsü. Aşık kemiğinin çukur tarafı. Aşığın yassı çukur tarafı.

LİMANLIK

Liman gibi kullanılan, liman kurmaya elverişli (yer). Yatışmış, dalgasız, sakin (deniz, hava).

BEŞİK

Bebekleri yatırmaya ve sallayarak uyutmaya yarayan, tahta veya demirden yapılmış sallanır bir tür küçük karyola. Yüzüstü yatışta, geriye bükülü ayak bileklerini ellerle kavrayarak karın üzerinde baş ve ayak yönünde sallanma. Bir şeyin doğup geliştiği yer. Ambalajlanacak malın biçimine uygun olarak alta konulan parça veya parçaların tümü.

SÖNMEK

Yanmaz, aydınlatmaz, parlamaz olmak. Duygular dinmek, yatışmak, etkisini yitirmek. Tükenmek, yok olmak, yitmek. Gerilemek, parlaklık ve önemini yitirmek. Hava veya başka bir gaz ile şişirilmiş bir şeyin havası kaçıp şişkinliği inmek. Parlaklığını, ışığını yitirmek. Yanardağ etkinliğini yitirmek. Ses duyulmaz olmak.

AVUTMAK

Bir kimsenin acısını veya sıkıntısını yatıştırmak, teselli etmek. Oyalamak.

BARBİTÜRAT

Barbitürik asitte bulunan C-5 atomundaki iki hidrojenin yerine alkenil, alkinil, sikloalkenil ve aril radikallerinin gelmesiyle oluşan, kasılma giderici, yatıştırıcı, uyku verici ve anestezik amaçla kullanılan ilaç.

TERSBEŞİK

Sırtüstü yatışta kollarla, bükülü durumdaki dizleri kavrayarak sırt üzerinde baş ve ayak yönünde sallanma, yuvarlanma.