İçinde TİŞİ geçen kelimeler

Kelimeler arşivinde; içinde "tişi" olan, toplam 31 tane kelime bulunuyor. İçerisinde tişi bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.

Ek olarak sonu tişi ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında tişi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.

 
 

14 harfli kelimeler

İLETİŞİMSİZLİK

13 harfli kelimeler

İLETİŞİMLİLİK

12 harfli kelimeler

IRAKİLETİŞİM, DİSTİŞİYAZİS

11 harfli kelimeler

KAYAKİRTİŞİ, KAYAKERTİŞİ, İLETİŞİMSİZ

10 harfli kelimeler

BİTİŞİKLİK, UZİLETİŞİM, İLETİŞİMLİ, İÇİLETİŞİM, FELKİTİŞİN, EYTİŞİMSEL, YETİŞİLMEK

9 harfli kelimeler

YÖNETİŞİM, BİTİŞİMLİ, YETİŞİLME, BİTİŞİKLİ

8 harfli kelimeler

İLETİŞİM, FETİŞİZM, FETİŞİST, KIRTİŞİK

7 harfli kelimeler

YETİŞİM, EYTİŞİM, BİTİŞİŞ, BİTİŞİK, YETİŞİK, BİTİŞİM

6 harfli kelimeler

İTİŞİK, TİŞİCE

4 harfli kelimeler

TİŞİ

Bazı kelimelerin anlamları

TİŞİ

İp eğirmeye yarayan bir çeşit araç, öreke.

İÇİLETİŞİM

Bir televizyon yayını sırasında, yayına katılanlar arasında gerekli komut ve yönergelerin gönderilmesi amacıyla yapılan konuşmalar ve bunu sağlayan dizge.

YETİŞİLMEK

Yetişme işi yapılmak, ulaşılmak.

FELKİTİŞİN

Silkeleyiverince.

İLETİŞİMSİZLİK

İletişimsiz olma durumu.

KAYAKERTİŞİ

Kertenkele.

IRAKİLETİŞİM

Çok uzak noktalar arasında elektromıknatısa dayanılarak telli ya da telsiz olarak sağlanan iletişim. (Telgraf, telefon, radyo, televizyon, teleks gibi aygıtlarla resim, ses, im gönderme bu iletişim alanına girer).

İLETİŞİMLİLİK

İletişimli olma durumu.

İLETİŞİMLİ

İletişimi olan.

EYTİŞİMSEL

Eytişimle ilgili.

UZİLETİŞİM

Radyo ya da telefon bağlantısı aracılığıyla birbirinden uzak noktalar arasında bilgi gönderiminin sağlanması.

BİTİŞİKLİK

Bitişik olma durumu.

DİSTİŞİYAZİS

Göz kapağının iç kısmında, Meibomian bez kanallarının giriş yerinde, ikinci bir kirpik sırasının biçimlenmesi.

KAYAKİRTİŞİ

Kertenkele.

İLETİŞİMSİZ

İletişimi olmayan.

YÖNETİŞİM

Resmi ve özel kuruluşlarda idari, ekonomik, politik otoritenin ortak kullanımı.

  -   -   -  

Anlamında TİŞİ bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde TİŞİ geçen kelimeler listesi verilmiştir.

DEĞERLENDİRME

Değerlendirmek işi, kıymetlendirme. İletişim organlarında izlenme oranı.

BİLİŞİM

İnsanoğlunun teknik, ekonomik ve toplumsal alanlardaki iletişiminde kullandığı ve bilimin dayanağı olan bilginin özellikle elektronik makineler aracılığıyla düzenli ve akla uygun bir biçimde işlenmesi bilimi, enformatik.

ARALIKLI

Birbirine bitişik olmayan, aralarında açıklık bulunan, aralı, fasılalı. Dizgide kelimeler, harfler veya satırlar arasında açıklık olan, espaslı. Kesik kesik.

FETİŞİST

Fetişizmi uygulayan kimse veya görüş. Fetişizme düşkün kimse.

DİYALEKTİK

Gerçekliği ve onun çelişmelerini incelemeye yarayan ve bu çelişmeleri aşmayı sağlayan yolları aramayı öngören akıl yürütme yöntemi, eytişim.

ERMEK

Erişmek. Ürün olgunlaşmak. Kendini Tanrı yoluna vermiş kimse insanüstü kutsal bir aşamaya erişmek. Kavuşmak. İnsan veya bitki büyüyüp gelişmek, yetişmek. Yetişip dokunmak.

BİTİŞKEN

Kelime üretim ve çekiminde ekler getirilirken kökü veya gövdesi değişikliğe uğramayan, bitişimli, iltisaki.

DÜĞÜM

İplik, ip, halat vb. bükülebilir şeyleri kıvırıp kendi üzerine veya birbirine dolayarak yapılmış olan boğum. Gelen ve yansımış dalgaların girişimiyle oluşan kararlı dalgalarda titreşim genliğinin sıfır olduğu noktalardan her biri. Anlaşılamayan, çözülemeyen karışık durum. Bilgisayar ağında başka birimlerle iletişim kurma yeteneği olan yazıcı, sunucu, bilgisayar vb. birim. Edebî eserlerde çapraşık olguların çözümlenmeden önce toplandığı en büyük merak unsuru.

ÇEVİRGE

Bilgisayar verilerini telefon hattı vb. iletişim hatları üzerinden gönderen elektronik araç, modem.

ARALIKSIZ

Birbirine bitişik olan, aralarında açıklık bulunmayan, kesintisiz. Sürekli, ara vermeden, kesintisiz.

İplik, sicim, tel vb. ince şeylerden kafes biçiminde yapılmış örgü. Ulaşım ve iletişim gibi alanlarda ülkenin her yerine yaygınlaştırılmış şebeke. Örümcek vb. hayvanların salgılarıyla oluşturdukları örgü. Çaprazlama örgü ile yapılmış olan ve kale direkleri arkasına gerilen örgü, file. Pantolon veya külotun apış arasına gelen yeri, apışlık. Tuzak. Oyun alanını ortadan ikiye bölen iple yapılmış örgü, file.

BUT

İnsan vücudunun kalça ile diz arasındaki bölümü. Hayvanların, arka bacaklarının gövdeye bitişik olan dolgun, etli bölümü.

BALLIBABAGİLLER

Nane, lavanta çiçeği, kekik vb. kokulu bitkileri içine alan ve iki çenekli bitişik taç yapraklılardan oluşan bir familya.

ÇIKMAK

İçeriden dışarıya varmak, gitmek. Süresi dolduğunda ayrılmak. Gerçekleşmek. Yayılmak, duyulmak. Yerinden oynamak. Görünür ya da belli bir durumda bulunmak. Bir iddia ile ortalıkta görünmek. Belirmek, tanınmak. Meydana gelmek. Yayılmak. Niteliği sonradan anlaşılmak. Gelmek. Giderilmek, yok olmak. Yetkili birinin makamına iş için gitmek. Bir şeyin yukarısına doğru yürümek. Artırmak, fiyatı yükseltmek. Bir konu yetkililerce karara bağlanmak. Mal olmak. Bir durumla ilgili niteliklerini yitirmek, bir durumdan başka bir duruma geçmek. Büyük abdest bozmak. Karaya ayak basmak. Oyunda herhangi bir rolü oynamak. Elde edilmek, sağlanmak, istihsal edilmek. Yükselmek, artmak. Herhangi bir durumda olduğu anlaşılmak. Yetişecek ölçüde olmak. Harcamak zorunda kalmak. Eksilmek. Ay veya mevsim geçmek. Bir inceleme, bir araştırma sonucu bulmak. Binaya kat eklemek. Erişmek, görmek. Bulunduğu yerden fırlamak, kopmak. Sıyrılmak, ayrılmak. Olmak, bulunmak, var olmak. Bulunduğu yeri bırakıp başka yere geçmek, taşınmak, ayrılmak, ilgisini kesmek. Yapılmak, yürümek. Bitmek, büyümek, sürmek. Karşı gelebilmek, boy ölçüşmek. Bir yere ulaşmak, varmak. Bir sebeple bulunulan yerden ayrılmak. Talihine veya payına düşmek, isabet etmek, vurmak. Piyasaya sürülmek. Oluşmak, olmak. Sesini yükseltmek. Bir şeyin düzeni bozulmak, eskisinden daha değişik, kötü bir duruma girmek. Bulaşmak. Ay, Güneş görünmek. Bir meslek veya bilim kurumunda okuyup yetişmek, mezun olmak. Verilmek. Vermeye katlanmak. Flört etmek. Davranışta herhangi bir niteliği bulunmak. Unutmak. Yayımlanmak. Yeni yetişip satışa sunulmak.

ERİŞİLMEK

Erişme işi yapılmak, ulaşılmak, yetişilmek.

DEMET

Bağlanarak oluşturulmuş deste, bağlam. Uzunlamasına birbirine bitişik olarak bir arada bulunan sinir ve kas telleri topluluğu. Bitki ya da çiçek destesi. Bir atomun parçalanmasından doğan elektriklenmiş taneciklerin yörüngelerinden oluşan ışık topluluğu. Üstün yapılı bitkilerde öz suların akmasına yarayan, bitkiye desteklik eden damarlı veya lifli kordon.

BİLDİRİŞİM

İletişim.

BİLEŞİKGİLLER

Bitişik yapraklı iki çeneklilerden, çiçekleri kömeç durumunda toplu olarak bulunan, bazı cinsleri uçucu yağ veya süt taşıyan bir familya.

DENEYCİLİK

Bilginin gözlem, deneme veya duyular ile elde edilebileceğini ileri süren geleneksel öğreti, görgücülük, ampirizm, akılcılık karşıtı. Organizma ile durum veya çevre arasında bir etkileşim olarak yaşantıya önem veren, bilgiyi, simgelerle iletişimi yapılmış olan denetimli ve yeniden düzenlenmiş yaşantı biçiminde düşünen çağdaş bir felsefe anlayışı, görgücülük, ampirizm.

BİYOMEDİKAL

Tıpta tanı ve tedavi amacıyla araç ve gereçlerin üretimi, tasarımı ve iletişimi ile ilgilenen mühendislik dalı. Biyoloji ve tıpla ilgili olan.