Kelimeler arşivinde; içinde "sökmek" olan, toplam 1 tane kelime bulunuyor. İçerisinde sökmek bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ek olarak sonu sökmek ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında sökmek olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.
SÖKMEK
SÖKMEK
Bir şeyi bulunduğu yerden kuvvet kullanarak ya da gevşeterek çıkarmak, çekip ayırmak. Rüzgâr, sel, akarsu, bir şeyi yerinden çıkarmak, götürmek. Geçmek, etki yapmak. Geçip gitmeye engel olan zorlukları atlatmak. Ayırmak, uzaklaştırmak, vazgeçirmek. Okuyabilme becerisini kazanmak. Balgam vb.nin çıkması, akması kolaylaşmak. Örülmüş, dikilmiş şeyin, örgüsünü veya dikişini ayırmak. Karışık bir yazıyı okumak. Kurulmuş bir şeyi parçalarına ayırmak. Gelmeye başlamak veya çıkagelmek.
Bu bölümde tanımı içerisinde SÖKMEK geçen kelimeler listesi verilmiştir.
SÖHMEK
Sökmek.
TEYİL
Sonradan sökmek üzere dikilen kalın, eğreti dikiş.
CİYERDELDİ
Dikiş teyeli sökmekte ve delik açmakta kullanılan kemik veya metal aygıt.
GIRPMAK
Göz açıp kapamak, kırpmak. Kesmek. Aldatmak, kandırmak. Kıpırdamak. Sökmek.
TARTILAMAK
Ağırlığını elle tartmak, yoklamak. Ağaç, kapı ve benzerleri şeyleri sökmek için güç harcamak. İki elle kaldırılan taşı ileri geri sallayıp hızlandırarak atmak.
ÇIĞMALAMAK
Ot ve benzeri şeyleri kökünden sökmek.
CORTMAK
Yavaş koşmak. İşletmek, sökmek: Bu emir cortmas.
GALGUÇ
Topraktan çiğdem sökmek için kullanılan ucu sivri direk. (Kadıobası Güdül Ankara).
SOKMEK
Sökmek.
SÜKMEK
Sökmek.
ÇÖZELEMEK
Yemeğe tuz, baharat, salça koymak, saçmak. Sökmek. Yamamak.
SÖKÜTMEK
1.Çıkarmak : Koyunları ahırdan söküt. 2.Yerinden oynatmak, çıkarmak, sökmek. Başladıktan sonra arkası kesilmeden getirmek, başından sonuna kadar sırasıyla söylemek.
TEYELTİ
Binek hayvanlarında eğerin altına konulan keç. Kadınların alnındaki altın ya da gümüş dizisi. Sonradan sökmek üzere dikilen kalın, eğreti dikiş. Eğerin altında bulunan keçe. (Senirkent Isparta).
DİPLEMEK
Bitkiyi kökünden sökmek. İçilecek bir şeyi dibine kadar içmek.
KUSEK
Taş sökmekte kullanılan demir araç, küskü.
KÜSKÜ
Taşa veya duvara delik açmak için kullanılan uzun, ağır ve bir ucu sivri demir. Taş kaldırmakta kullanılan uzun demir çubuk veya basit, ağaçtan kaldıraç. Taş kaldırmakta kullanılan uzun demir çubuk ya da ağaç, basit kaldıraç. Fırını temizlemekte ya da ateşi karıştırmakta kullanılan sırık. Duvar delmekte kullanılan sivri uçlu uzun demir. Bir çeşit balta. Kunduracıların kullandıkları bir araç, örs. Teknede kalan hamurları sıyırmaya yarayan küçük kürek. Doğum durumunda oturulan yer, doğum iskemlesi. Ağaç ya da demir sopa (havuç, çiğdem ve benzerleri çıkarmakta kullanılır). Kaldıraç. Taş sökmekte kullanılan kalın, uzun demir. Fırındaki ateşi karıştırmakta, odun itmekte kullanılan balta sapından kalın ağaç. Yapıda kullanılacak olan taşları bulundukları yerden kaldırmak amacıyla bir kaldıraç gibi kullanılan kalın ağaç sopa. (Dereyazıcı Alaca Çorum). Uzunluğu 2 m. kadar olan demir kaldıraç.
SÖYHMEK
Eski türkçe sökmek: sökmek.
GÖĞERMEK
Bitki büyüyerek yeşermek, yeşillenmek. Vurma ya da çarpma sonunda vücudun herhangi bir yeri morarmak, çürümek. Vücudun herhangi bir yeri soğuk etkisiyle morarmak, kızarmak. Küflenmek: Ekmekler göğermiş. Kalaysız bakır kaplar oksitlenmek: Bakır karavana göğermiş, kalaylatalım. Çok acıkmak (mecazen: Açlıktan göğnüm göğerdi. Sabahleyin ortalık aydınlanmaya başlamak, şafak sökmek. İyi yıkanmayan çamaşırın rengi değişmek, morarmak: çamaşır göğerdi. Çocuk yetiştirmek, büyütmek: Seni göğermiye! (ilenç olarak kullanılır). Morarmak, yeşermek, mavileşmek, bitki yapraklanmak.
SÖKME
Sökmek işi.
ŞAFKARMAK
1.Aydınlanmak. 2.Şafak sökmek. Aydınlanmak.