Kelimeler arşivinde; içinde "oyur" olan, toplam 30 tane kelime bulunuyor. İçerisinde oyur bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ek olarak sonu oyur ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında oyur olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.
ÖKSÜZDOYURAN, DOYURABİLMEK
HOYURLANMAK, ÖKÜZDOYURAN, DOYURUCULUK, OYURGALAMAK, DOYURABİLME
DOYURULMAK
SOYURTMAK, KOYURTGAN, KOYURTMAÇ, KOYURTMAK, OYURGAMAK, DOYURULMA
OYURTMAK, SOYURGAL, TOYURMAK, KOYURTGA, KOYURMAK, GOYURMAK, BOYURMAK, DOYURUCU, DOYURMAK
KOYURAK, GOYURMA, GOYURGA, DOYURUŞ, DOYURMA, DOYURAN
OYUR
Gövde.
DOYURABİLMEK
Doyurma imkânı veya olasılığı bulunmak.
KOYURTGAN
Özgürlük veren : Gazi Mustafa Kemal koyurtgan bir başkandır.
KOYURTMAK
Bırakmak, salmak.
ÖKSÜZDOYURAN
Çok büyük bardak, çanak ve bunların içindeki yiyecek ve içecek.
DOYURULMA
Doyurulmak işi.
ÖKÜZDOYURAN
Kışın en soğuk günlerinde, akşam ezanı doğudan doğan çok parlak yıldız.
OYURTMAK
Kaçınmak, çekinmek. Kuşkulanmak, ürkmek, kulak kabartmak. Kendine gelmek, ayılmak. Kulak kabartmak, dinlemek.
SOYURTMAK
Çıkartmak.
OYURGALAMAK
Seyrek seyrek, gelişigüzel dikmek.
HOYURLANMAK
Kızmak. Yara azmak, kabarmak.
OYURGAMAK
Seyrek seyrek, gelişigüzel dikmek.
KOYURTMAÇ
Sonbaharda doğal olarak koyulaşan ya da kaynatılarak koyulaştırılan süt.
DOYURULMAK
Doyurma işine konu olmak.
DOYURUCULUK
Doyurucu olma durumu.
DOYURABİLME
Doyurabilmek işi.
Bu bölümde tanımı içerisinde OYUR geçen kelimeler listesi verilmiştir.
ÖDÜNLEME
Ödün. Engellenen ve doyurulmayan dilek, istek ve davranışların yarattığı tedirginliği, onların yerine geçebilecek başka dilek, istek ve davranışlarla giderme.
DOYİRMAK
Doyurmak.
DOYDURMAK
Doyurmak.
YEMEK
Yemek yeme, karın doyurma işi. Kandırmak. Isırmak. Gücünü kırmak, perişan etmek, mahvetmek. Ağızda çiğneyerek yutmak. Harcamak, tüketmek, bitirmek. Aşındırmak, kemirmek, oymak, delmek. Harcanmak, kullanılmak, sarf edilmek. Birine alacağını vermemek, ödememek. Batmak, çizmek, kaşındırmak, dalamak. Yenmek için pişirilip hazırlanmış yiyecek, aş, taam, ekmek. Günün belli saatlerinde yenilen besin. Yasal yoldan cezalandırılmak. Konuklara yiyecek verilerek yapılmış olan ağırlama. Hoşa gitmeyen kötü bir duruma uğramak, tutulmak. Başkasının parasını harcamak. Hakkı olmayan ve kendisine yasak edilmiş bulunan bir şeyi kabul etmek. Sürekli üzmek, tedirgin etmek.
AMONYAKLAMAK
Bazı yemleri amonyak veya bir amonyum bileşiği ile karıştırmak, doyurmak.
DOYLAMAK
Doyurmak.
DOYURUŞ
Doyurma işi.
KİFAFLANMAK
Elde ne varsa onunla, çok az yiyecekle karın doyurmak, çok az şeyle yetinmek.
KATIK
Ekmekle karın doyurmak gerektiğinde, ekmeğe katılan peynir, zeytin, helva vb. yiyecek. Yağı alınmış yoğurt, ayran.
AZIKLI
Azığı olan. Yoksulları doyuran.
YEDİRMEK
Yemesini sağlamak. Bir şeyi azar azar başka bir şeyin içine karıştırarak belli olmayacak duruma getirmek. Ağzına yiyecek vermek, beslemek, karnını doyurmak. Bir fazlalığı herhangi bir biçimde kullanmak. Nefis, namus, şan, kibir vb. kavramlarla kullanıldığında yakıştırmak, yaraştırmak. Bir kimseye rüşvet vermek.
BANIŞÇI
Dilenci tabiatlı, anafordan karnını doyuran, pisboğaz.
ÇÖLENMEK
Karnını doyurmak.
BAĞDAT
"Karnını doyurmak" anlamındaki Bağdat'ı tamir etmek deyiminde geçen bir söz.
DOYURUCU
Doyurma özelliği bulunan, tatminkâr. İnandırıcı.
İŞBA
Doyurma. Doyma.
AZOTLANDIRMA
Azotla birleştirme. Azotlu bileşiklerle doyurma işlemi.
BARIN
Göğüs: Barnıma bir yumruk vardu. Öküzleri otlatma, doyurma. Çekinlerin çarpışma olaylarında gösterdikleri kesit alanlar için kullanılan ölçü birimi. Bütün, hep. Güç, kuvvet. Göğüs. Diyarbakır şehrinde, Kulp belediyesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim yeri.
AŞATMAK
Aşındırmak. Yedirmek, hovardalık etmek. Çocuğu, unuttuğu şeyi hatırlatarak üzmek. Doyurmak, yedirip içirmek.
DOYURMA
Doyurmak işi.