Kelimeler arşivinde; içinde "kanıl" olan, toplam 6 tane kelime bulunuyor. İçerisinde kanıl bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ek olarak sonu kanıl ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında kanıl olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.
KIZIRKANILMAK
KISKANILMAK
KISKANILMA
KANILTAK
KANILIK
KANIL
KANIL
Örf, yöntem, yol.
KANILIK
Doyumluk, kanımlık.
KISKANILMAK
Kıskanma işi yapılmak veya kıskanma işine konu olmak.
KISKANILMA
Kıskanılmak işi.
KANILTAK
Gevşek, aralıklı.
KIZIRKANILMAK
Pahalı görülmek.
Bu bölümde tanımı içerisinde KANIL geçen kelimeler listesi verilmiştir.
KARŞITLAM
Sanat yapıtında, yerleşmiş kanılara karşıt düşen, kimi zaman da şaşırtmaca amacı günden duygu ve düşünce. Karşıt düşünceleri bir arada kullanma sanatı, ör. "Kederimin artması için sevinmek isterim; bunu kimseye anlatmam." (A.Hamit Tarhan).
DOGMATİK
Deney bilgisini, deneye dayanan kanıtları hiçe sayarak kanılarını inanç öğretilerinden çıkaran (düşünce biçimi), inaksal. Felsefe ve din dogmalarının mantıksal ve sıralı bir yolla ortaya konuluşu.
YUNULMAK
Yıkanmak, yıkanılmak.
SICAKLIK
Sıcak olan şeyin durumu, etkisi veya sıcak olan şeyin niteliği, hararet. Bir araçla veya cihazla ölçülebilen ısı derecesi, suhunet. Hamamlarda yıkanılan sıcak yer. Sevgi, içtenlik ve sevimlilik.
SALACA
Hasta, yaralı ya da ölü taşınan sedye. Tabut. Tutukevi. Ölü. Sedye. Hayvanın çektiği hasta sedyesi. Üstünde ölü yıkanılan kerevet. Sedye, tabut.
FOLLADI
Eski evlerde içinde yıkanılan küçük bölme, gusulhane.
KÜVET
İçinde bazı şeyler veya el yıkanan kap. Banyoda içinde yıkanılan tekne.
HAMAM
Yıkanılacak yer, yunak, ısıdam. Para karşılığında yıkanma işinin yapıldığı yer.
UYUŞAMAZLIK
Görüş ve kanılar arasındaki bağdaşamaz ayrılık.
GUSÜLHANE
Eski evlerde, içinde yıkanılabilir biçimde yapılmış küçük bölme.
YUVUNULMAK
Yıkanılmak, yıkanmak.
ÜN
Ön. Ağıl. Öğüt. Diken topluluğu, dikenlik. Ses. Ön (bk. ön). Şöhret. Herkesşe bilinme, tanınma durumu, san, şöhret, şan. İnsan sesi. Bireyin gerçekte ne olduğunun karşıtı olarak çevresindekilerin kanılarına uyan kimliği. Ses, yüksek ses, nida, avaz, sada. Şöhret, şan. Yüksek ses, ses.
BİHERİ
Ocak. Hamamlarda yıkanılacak özel oda. Baca.
UYUŞMAMA
Tutum, görüş, kanıları ölçülen çeşitli kişilerin ya da aynı bireyin yanıtları arasındaki benzemezlik ya da terslik.
BANYO
Yapılarda, içinde yıkanılan bölüm. Vücudun bir bölümünü veya bütününü, fiziksel veya kimyasal bir etki altında bir süre bulundurma işlemi. Tedavi amacı ile hazırlanan ilaçlı su. Film ve fotoğraf kâğıdını bu sıvıya batırma. Fotoğrafçılıkta ve filmcilikte duyarlı yüzeylerin işlenmesinde belirli bir işlemin gerektirdiği maddeyi erimiş olarak içinde bulunduran sıvı. Banyo küvetinde yıkanma işi.
SOĞUKLUK
Soğuk olma durumu, soğuk bir etki yapan şeyin özelliği, bürudet. Kırgınlığa, dargınlığa yol açabilen sevgi azalması. Yemeğin sonunda yenen meyve, hoşaf, komposto vb. şeyler. Soğuk, sevimsiz ve ilgisiz davranış, ilgisizlik. Hamamlarda yıkanılan yerle giyinilen yer arasındaki az ısıtılan yer. Cinsel istek duymama durumu. Sevimsiz olma durumu, antipati.
SALACAK
Üstünde ölü yıkanılan kerevet, teneşir.
KANIT
Bir şeyin doğruluğu, gerçekliği konusunda kanaat verici belge, delil, iz, argüman. Sonurguya ulaşan bir uslamlamanın dayandığı gerçek, delil. Anlaşmazlık konusu olan şeyde, yargıcın kanılarını oluşturan şey, delil.
UYUŞABİLİRLİK
Görüş ve kanılar arasındaki bağdaşabilir yakınlık.
ÇÜMÜK
Yıkanılan yer, banyo.