Kelimeler arşivinde; içinde "devir" olan, toplam 23 tane kelime bulunuyor. İçerisinde devir bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ek olarak sonu devir ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında devir olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.
DEVİRİVERMEK, DEVİREBİLMEK
YARIDEVİRME, DEVİRSELLİK, DEVİREBİLME, DEVİRİVERME
DEVİRÖLÇER, DAĞDEVİREN
DEVİRTMEK, DEVİRTMEÇ
DEVİRTME, DEVİRMEÇ, DEVİRGEÇ, DEVİRDÜK, DEDDEVİR, DEVİRMEK, TEPDEVİR
DEVİRİŞ, DEVİRSİ, DEVİRGİ, DEVİRME, DEVİRLİ
DEVİR
DEVİR
Kendine özgü bir özellik taşıyan zaman parçası. Dönme, dönüş. Bir hareket, birbirinin aynı olan ve eşit zamanlarda yapılmış olan başka hareketlerden oluştuğunda hareketlerin her biri veya bunların yapılması için geçen her zaman aralığı, periyot. Bir görevin bir kimseden bir başkasına geçmesi. Aktarılma. Bir malın mülkiyetini veya bir mal üzerindeki hakkı bir başkasına geçirme. Sürekli ve düzenli değişme, çevrim. Dolaşma.
YARIDEVİRME
Öndevirme ile artdevirmenin ortak adı.
DEVİRÖLÇER
Bir ya da birkaç bulucuyla kullanılan ve nükleer reaktörün devrini saptamaya yarayan ölçüm aygıtı.
DEVİREBİLME
Devirebilmek işi.
DEVİRTME
Devirtmek işi.
DEVİRTMEÇ
Bir tarafı yüksek, diğer tarafı çukur yol, meyilli yol.
DEVİRSELLİK
Bir görevin düzenli periyot ya da zaman aralıkları ile yapılması; bir reaksiyon ya da işlemde devirsel ya da ritmik oluşma; bir faaliyetin iki zirvesi arası; DNA çift heliksinde her dönüşteki baz çiftleri sayısı.
DEDDEVİR
Kesilmiş ağacın, toprağın altında kalan kökü.
DEVİRGEÇ
Saçta pişirilen yufka ekmeği çevirmeye yarayan tahta aygıt. Sac üstünde ekmek çevirmeye yarayan tahta araç.
DEVİRMEÇ
Yol dönemeci. Yol ya da arazide meyil, yamaç.
DEVİRTMEK
Devirme işini yaptırmak.
DEVİREBİLMEK
Devirme imkânı veya olasılığı bulunmak.
DEVİRDÜK
Son sözünü hemen söyleyen kimse.
DEVİRİVERME
Devirivermek işi.
DAĞDEVİREN
Adıyaman ili, Gerger ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir yerleşim yeri. Van şehrinde, Dorutay nahiyesine bağlı bir yer.
DEVİRİVERMEK
Çabucak veya ansızın devirmek.
Bu bölümde tanımı içerisinde DEVİR geçen kelimeler listesi verilmiştir.
DARBE
Vuruş, çarpış. Birini kötü duruma düşüren, sarsan olay. Bir ülkede baskı kurarak, zor kullanarak veya demokratik yollardan yararlanarak hükûmeti istifa ettirme veya rejimi değiştirecek biçimde yönetimi devirme işi.
SİNÜZOİT
Bir çemberin, sıfır dereceden 360 dereceye kadar olan yaylarının sinüslerinin değişmelerini grafik ile gösteren devirli düzlem eğri.
DEVRİLMEK
Devirme işi yapılmak. Dönmek. Yok edilmek, ortadan kaldırılmak.
KIRKBEŞLİK
Çekirdeği 11,43 milimetre çapında olan mermiyi atabilen bir tabanca türü. Dönme hızı dakikada kırk beş devir olan plak.
EDVAR
Çağlar, devirler. Alaturka müzik kurallarını inceleyen eser.
BÖLÜM
Bir bütünü oluşturan parçaların her biri, kısım. Canlıların bölümlenmesinde filumların bir araya gelmesiyle oluşan birlik. Çağ, devir. Bir okul veya üniversitenin herhangi bir bilim ve uzmanlık dalında eğitim sağlayan birimlerinden her biri, departman. Bir kuruluşun yönetim birimlerinden her biri, departman, seksiyon. Bölme işlemi sonunda elde edilen sayı.
DEVRALMAK
Bir şeyi devir yoluyla almak, teslim almak.
HERTZ
Saniyede bir titreşim yapan devirli bir olayın frekansına eşit frekans birimi.
GÜN
Güneş. Güneş ışığı. İçinde bulunulan zaman. Çağ, devir. İyi yaşanmış zaman. Tarih. Zaman, sıra. Yer yuvarlağının kendi ekseni etrafında bir kez dönmesiyle geçen 24 saatlik süre. Belirli günlerde ev hanımlarının konuk ağırlamak için yaptıkları toplantı. Gündüz. Bayram niteliğinde özel gün.
NEOJEN
Üçüncü zamanın bölündüğü dört büyük devirden son ikisi olan pliyosen ile miyoseni birden kavrayan sistem. Bu sistemle ilgili.
AHİT
Kendi kendine söz vererek bir işi üzerine alma, ant. Devir, zaman. Antlaşma.
BOVLİNG
Özel olarak üretilmiş topla, bir bant üzerinde arkalı önlü dizilmiş kukaları uzaktan devirme amacına dayalı bir oyun türü.
ÇEVRİM
Devir. Elektrik enerjisinin bir başka enerjiye dönüştürülmesi. Bir elektrik akımının iletken üzerinde aldığı yol, devre.
PERİYOT
Dönem. Devir.
JİKLE
Motorlu taşıtların yüksek devirde çalışması için fazla benzin akışını sağlayan alet.
ALIŞTIRMA
Alıştırmak işi. Vücudun gücünü ve dayanıklılığını artırmak için yapılmış olan uygulama, hazırlık çalışması, idman, egzersiz, antrenman. Bir beceriyi, bilgiyi kazanmak için yapılmış olan tekrar, temrin, talim, egzersiz. Bir araç motorundan tam verim elde edilebilmesi için ilk dönemlerinde yüksek devirde düşük hızda çalıştırılması, rodaj.
KİLOSİKL
Saniyede bin devir olan elektrik akımının frekansını ölçmek için kullanılan birim.
DEVREN
Devir (II) yoluyla, devrederek.
DEVİRME
Devirmek işi.
SALTO
Rakibin bedenini kollarıyla birlikte kavrayarak yana veya arkaya savurma, devirerek bastırma biçiminde uygulanan bir güreş oyunu. Havada takla. Vücudun, ayakta duruştan yerinde ya da koşarak hız alıp sıçramasıyla, ellere dayanmadan havada enine ya da derinliğine ekseninde öne - arkaya - yana bir takla atarak ayaküstü gelmesi. Yerde, yüksek bir araçtan aşağı ya da bir araçtan bu yolla aşma biçiminde uygulanan türleri vardır.