Kelimeler arşivinde; içinde "cüret" olan, toplam 13 tane kelime bulunuyor. İçerisinde cüret bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ek olarak sonu cüret ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında cüret olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.
CÜRETLENDİRMEK
CÜRETLENDİRME
CÜRETKARLIK, CÜRETLENMEK, CÜRETSİZLİK
CÜRETLENME, CÜRETSİZCE
CÜRETKAR, CÜRETMEK, CÜRETSİZ
CÜRETLİ
ÜCÜRET
CÜRET
CÜRET
Yüreklilik, ataklık, cesaret. Düşüncesizce, saygıyı aşan davranış, cesaret.
CÜRETSİZ
Yüreksiz. Yüreksiz bir biçimde.
CÜRETLENME
Cüretlenmek durumu.
CÜRETKARLIK
Cüretkâr olma durumu.
CÜRETLENDİRMEK
Cüretlenme işini yaptırmak.
CÜRETSİZLİK
Cüretsiz olma durumu.
CÜRETLENDİRME
Cüretlendirmek işi.
CÜRETMEK
Başa vermek, eritmek (para hakkında).
CÜRETLİ
Yürekli.
CÜRETLENMEK
Cüretli davranmak.
ÜCÜRET
Ücret.
CÜRETSİZCE
Cüretsiz bir biçimde.
CÜRETKAR
Yürekli. Saygısız.
Bu bölümde tanımı içerisinde CÜRET geçen kelimeler listesi verilmiştir.
MÜTECASİR
Yeltenen, cüret eden.
ATAR
Cesaret, cüret, kudret. Çaput aygıtı. (Dutluca, İnönü Eskişehir).
YÜREKLİ
Tehlikeyi korkusuzca karşılayan, hiçbir şeyden korkusu olmayan, gözü pek, babayiğit, koçak, cesaretli, cesur, cüretli, cüretkâr.
YÜZ
Doksan dokuzdan sonra gelen sayının adı. Nedeniyle, sebebiyle. Kere, kat vb. kelimeler ile birlikte kullanılarak yapılmış olan işin çokluğunu abartılı bir biçimde anlatan söz. Kesici araçlarda ağız. Bir şeyin görünen bölümünde kullanılan kumaş. Bu sayıyı gösteren 100 ve C rakamlarının adı. Birinin görülegelen veya umulan hoşgörürlüğüne güvenilerek gösterilen cüret. Yorgana ve yastığa geçirilen kılıf. Başta, alın, göz, burun, ağız, yanak ve çenenin bulunduğu ön bölüm, sima, çehre, surat. Yüzey. Utanma. Bir kumaşın dikiş sırasında dışa getirilen gösterişli bölümü. On kere on, doksan dokuzdan bir artık. Yan, taraf. Bir yapının dışa bakan düşey yüzeylerinin her biri.
ATAK
Düşüncesizce her işe atılan, cüretkâr. Saldırı, saldırış, hücum, hamle, akın. Gol atmak veya sayı kazanmak amacıyla yapılmış olan akın, ofans. Çevik, hareketli. Atılım. Geveze. Aniden başlayan hastalık nöbeti.
ATAKLIK
Atak olanın durumu veya atak bir biçimde yapılmış olan iş, davranış, cüret.
CESARET
Güç veya tehlikeli bir işe girişirken kişinin kendinde bulduğu güven. Cüret. Yüreklilik, yiğitlik, yürek ve göz pekliği. Atılganlık.
YÜREKSİZ
Yürekli olmayan, cesaretsiz, cüretsiz, tabansız.