Kelimeler arşivinde; içinde "sabun" olan, toplam 27 tane kelime bulunuyor. İçerisinde sabun bulunan kelimeler listesini Kelimelik, Scrabble ve benzer kelime bulma oyunlarında ya da Türkçe ile ilgili yapacağınız ödev, araştırma veya ders çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ek olarak sonu sabun ile biten kelimeler listesini okumak ya da başında sabun olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Bunların yanında, kelime anlamları için alt kısımda bulunan "harfli kelimeler" linklerinden de yararlanabilirsiniz.
SABUNCUKARGASI, SABUNLAŞTIRMAK
SABUNLAŞTIRMA
SABUNCUPINAR
SABUNLANMAK, SABUNKÖPÜĞÜ, KARGASABUNU, SABUNLAŞMAK, SABUNÇİÇEĞİ
SABUNLANMA, SABUNLAŞMA, SABUNLANIŞ, SABUNLAMAK, SABUNCULAR, SABUNLAYIŞ, SABUNCULUK, SABUNDURUK
SABUNTAŞI, SABUNLAMA, SABUNHANE
SABUNSUZ, SABUNLUK, SABUNİYE, SABUNLAR
SABUNLU, SABUNCU
SABUN
SABUN
Kirli ve yağlı şeyleri temizlemekte kullanılan, türlü yağlarla alkaliler birleştirilerek yapılmış olan madde. Bu maddenin kalıp durumunda olan biçimi.
SABUNLAŞMA
Bitkisel veya hayvansal yağların sabun durumuna dönüşmesi.
SABUNLAŞTIRMAK
Bir maddeyi sabun durumuna dönüştürmek.
SABUNKÖPÜĞÜ
Gelip geçici, önemsiz.
SABUNCULAR
Kastamonu kenti, Azdavay ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim yeri. Kastamonu kenti, Seydiler belediyesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim bölgesi.
SABUNLANMA
Sabunlanmak işi.
SABUNCUKARGASI
Saksağan kuşu.
SABUNLANMAK
Sabunlama işi yapılmak.
KARGASABUNU
Su kenarlarında çıkan, iri yaprakları su ile ele sürülünce köpüren bir ot.
SABUNLAŞTIRMA
Sabunlaştırmak işi.
SABUNLAMAK
Herhangi bir şeyi sabun sürerek yıkamak. Bir nesneyi sabun sürerek kaygan duruma getirmek.
SABUNLANIŞ
Sabunlanma işi.
SABUNCUPINAR
Kütahya şehrindene bağlı bir yerleşim bölgesi.
SABUNLAYIŞ
Sabunlama işi.
SABUNÇİÇEĞİ
Sabunotu, çöğenotu, saponaria officinalis, caryophylaceae.
SABUNLAŞMAK
Sabun durumuna gelmek.
Bu bölümde tanımı içerisinde SABUN geçen kelimeler listesi verilmiştir.
SABUNCU
Sabun yapan veya satan kimse.
SABUNSUZ
İçinde sabun bulunmayan. Sabun sürülmeden.
BASYA
Sapotgillerden, tohumlarından sabunculukta kullanılan bir yağ elde edilen, Asya'da yetişen bir ağaç (Basia).
LİFLENMEK
Lif oluşmak. Lifle sabunlanmak.
ŞAMPUAN
Çoğunlukla saç yıkamakta kullanılan, kokulu ve bol köpüklü bir tür sıvı sabun.
ÇÖVEN
Kökü ve dalları, suyu sabun katılmış gibi köpürten, kir temizleyici bir bitki, sabun otu, helvacı kökü (Saponaria officinalis). Çevgen.
SABUNLAMA
Sabunlamak işi.
CIBAR
Bebeklikten çıkmış çocuk. Zayıf çocuk. Bel ağrılarında, kırık ve çıkık tedavisinde kullanılan iç yağı ve karasakız karışımı yakı. Yağ ve benzerleri sıvıların tortusu. Çiçek hastalığı. Geçim darlığı çeken, yoksul, züğürt. Yumurta, sabun vs. ile yapılan bir tür merhem.
ACISU
Maden suyu. İçmeye elverişli olmıyan tuzlu, kireçli, kükürtlü su. Deniz kenarından kaynıyarak çıkan tuzlu su. Çıban, sivilce ve yanığın içindeki sarı su, iltihap. Sabunlaşma sonunda kalan kostik suyu. Karın ağrısına iyi gelen kekik veya filiskin (Mentha silvestris) suyu. Eskiden firengiye ilâç olarak kullanılan ve iyodür dö sodyumla yapılan bir ilâç. Rakı. Madensuyu. Orta derecede tuzluluğu olan su. Ankara ilinde, Beypazarı ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir yer. Denizli şehri, Sarayköy ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir yerleşim yeri. Kocaeli şehri, Derbent bucağına bağlı bir yerleşim yeri. Samsun ili, Asarcık belediyesi, merkez bucağına bağlı bir bölge. Sinop şehrinde, Gerze ilçesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi. Tokat ili, İğdir nahiyesine bağlı bir yerleşim yeri. Trabzon şehrinde, Akçaabat belediyesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim yeri.
LİFLEMEK
Vücudu lifle sabunlamak.
GLİSERİN
Yağlı maddelerden, sabunlaştırma yoluyla çıkarılan, renksiz, tatlı şurup kıvamındaki sıvı (CH2 OH-CHOH-CH2 OH).
SABUNHANE
Sabun yapılmış olan yer.
BAŞÖREN
Adana ili, Sağkaya. Afyon şehrinde, Şuhut belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir bölge. Ankara ili, Beypazarı ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim bölgesi. Ankara şehri, Çeltikçi bucağına bağlı bir yerleşim birimi. Ankara ili, Pazar bucağına bağlı bir yerleşim birimi. Diyarbakır kenti, Tepe nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi. Erzurum ili, Pasinler ilçesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi. Eskişehir şehrinde, Alpu ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir yer. Kastamonu ilinde, Akkaya nahiyesine bağlı bir bölge. Kastamonu ili, Azdavay ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir bölge. Kütahya şehrinde, Sabuncu bucağına bağlı bir yerleşim birimi. Malatya şehri, Kuluncak ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yer. Sivas şehrinde, Altınyayla ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi. Sivas ili, Sincan bucağına bağlı bir yerleşim yeri. Sivas ili, Şarkışla ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir bölge. Sivas ili, Yazyurdu bucağına bağlı bir yerleşim birimi. Şanlıurfa şehrinde, Akziyaret nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi. Şanlıurfa kenti, Yardımcı bucağına bağlı bir bölge. Zonguldak şehri, Ormanlı bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
KETENCİK
Deniz yosununun ince bir cinsi (Muscus arboreus). Bu bitkiden elde edilen, sabun yapımında ve ressamlıkta kullanılan bir yağ. Turpgillerden, küçük sarı çiçekli, yağlı bir bitki (Chamaelina sativa).
SABUNLUK
İçine sabun konulan küçük kap. Sabun yapımına elverişli olan.
ÇİĞİRDİK
Haşhaşla pekmezin karıştırılıp kaynatılmasından meydana gelen tatlı. Filiz, taze yaprak. Çiçek tomurcuğu. Ökse otu. İlk yağmurdan sonra çıkan çimen. Özellikle sabun gibi küçülen şeylerin küçük parçası: Fazla sabunlanmayacağım, bir çiğirdik yeter. Başa giyilen takkenin kenarına yapılan işleme. Pembe renk. Ağacın körpe ince dalları.
SABUNCULUK
Sabuncunun işi.
ARAV
Yan kirli, sabunlu çamaşır suyu: Bu aravı tenekeye dök. Çökertilen ayrandan geriye kalan su. Yemek artığı. Sebep, yol, uğur: Ben de senin aravına yandım.
SABUNLU
İçinde sabun eritilmiş. Sabun sürülmüş fakat durulanmamış.
BELESTİK
Ele sürünce sabun gibi köpüren bir çeşit bitki.