Sonu HU ile biten kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; sonunda "hu" olan, toplam 31 adet kelime bulunmaktadır. Sonu hu ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.

Bunun yanı sıra, başında hu olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde hu olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.

 
 

11 harfli kelimeler

TESVİYERUHU

8 harfli kelimeler

KETEBEHU

6 harfli kelimeler

BADEHU, YAYOHU, SAMAHU, PİRAHU, AĞINHU

5 harfli kelimeler

ÇALHU, GORHU, HELHU, SÖVHU, KORHU

4 harfli kelimeler

NUHU, YUHU, UYHU, TEHU, TAHU, SOHU, SAHU, POHU, PUHU, KOHU, YAHU, KAHU, HUHU, GOHU, ÇAHU, ASHU

Bazı kelimelerin anlamları

HU

"Neredesin, bana bak" anlamlarında, genellikle kadınlar tarafından kullanılan bir seslenme sözü. Tanrı. Dervişler arasında kullanılan bir seslenme sözü.

YAYOHU

Öküzkuyruğu da denilen bir bitki.

SAMAHU

Aptal, sersem, budala.

HELHU

Çaylak.

UYHU

Uyku. Ruya.

KORHU

Korku.

ÇALHU

Çalgı.

PİRAHU

İçi peynirli mantı.

SÖVHU

Şevki, ışığı.

NUHU

İriyarı adam. Kocaman, iriyarı.

KETEBEHU

Eski levhaların ya da aslından bakılarak kopye edilen yazının altındaki "yazan", "bunu kopya eden" anlamına gelen sözcük.

YUHU

Uyku.

AĞINHU

Yeni doğan çocukların konuşma öğrenirken çıkardıkları ses.

GORHU

Korku.

BADEHU

Ondan sonra.

TESVİYERUHU

Su terazisi.

  -   -   -  

Anlamında HU bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde HU geçen kelimeler listesi verilmiştir.

ADLİYE

Hukuk ve adalet işlerini gören devlet kuruluşları. Hukuk ve adalet işlerinin görüldüğü resmî yapı.

ACUZE

Huysuz, yaşlı kadın.

AKALA

Amerikan tohumundan yurdumuzda üretilen bir tür pamuk.

AHLAK

Bir toplum içinde kişilerin uymak zorunda oldukları davranış biçimleri ve kuralları, aktöre, sağtöre. Huylar.

ALAYCI

Alay etme huyu olan (kimse), müstehzi. Alay eden, küçümseyen (tutum).

ABARTICI

Abartıyı huy edinen (kimse), abartmacı, mübalağacı.

ALIŞKANLIK

Bir şeye alışmış olma durumu, alışkınlık, alışmışlık, alışkı, itiyat, huy, meleke, ünsiyet, yordam. İç ve dış etkilerle hep aynı biçimde gerçekleşmesi sonucu beliren şartlanmış davranış. Yakınlık, arkadaşlık, ünsiyet.

AĞIZLIK

Bir ucuna sigara takılan, öbür ucundan nefes çekilen çubuk biçimindeki araç. Hayvanın ısırmasına, zararlı bir şey yemesine engel olmak için ağzına takılan tel, deri vb. kafes. Nefesli çalgılarda ağza gelen yer. Kuyu bileziği. Su tesisatında su alıp vermeye yarayan vanalı uç. Yemiş küfelerinin üzerine yapraklı dallarla yapılmış olan kapak. Telefon vb. cihazlarda ağza yaklaştırılan bölüm. Huni. Bir şeyin başladığı yer. Dokumacılıkta çözgünün açılıp kapandığı ve içinde mekiğin geçtiği yer.

AKSİ

Ters, zıt, karşıt, olumsuz, menfi. Uygun olmayan. İnatçı, hırçın, huysuz.

ALAZA

Dökülen tohumlarla ertesi yıl kendiliğinden çıkan tahıl, soğan vb.

AKSEDİR

Kaplaması mobilyacılıkta kullanılan, açık kahverengi öz odunlu olan bir ağaç (Thuya occidentalist).

AKSİLENMEK

Aksileşmek, huysuzlanmak.

AĞIZSIZ

Ağzı olmayan. Yumuşak huylu, sessiz.

ADAM

İnsan. Birinin yararlandığı, kullandığı kimse. Birinin yanında bulunan ve işini yapan kimse. Bir alanı benimseyen kimse. Eş, koca. Görevli kimse. İyi huylu, güvenilir kimse. Erkek kişi. Daima birinin yanında olan, onu destekleyen, isteklerini yerine getiren kimse.

AKSİLEŞMEK

Huysuzlanmak, huysuzluk etmek, ters davranmak, inatçılık etmek.

ALBASTI

Doğum sırasında temizliğe dikkat edilmemesi yüzünden lohusanın tutulduğu ateşli hastalık, lohusa humması, albasma.

AKBABA

Akbabagillerden, başı ve boynu çıplak olan, dağlık yerlerde yaşayan, leşle beslenen, çok yüksekten uçarak keskin gözleriyle çok uzakları görebilen, iri ve yırtıcı bir kuş, kerkes (Vultur monachus). İhtiyar. Çıkarı için başkalarını sömüren.

ADALET

Yasalarla sahip olunan hakların herkes tarafından kullanılmasının sağlanması, türe. Herkese kendine uygun düşeni, kendi hakkı olanı verme, doğruluk. Bu işi uygulayan, yerine getiren devlet kuruluşları. Hak ve hukuka uygunluk, hakkı gözetme.

AKSİLİK

Terslik, zıtlık, karşıtlık. Bir işin yolunda gitmemesi durumu, elverişsizlik. İnatçılık, huysuzluk.

AHLAKSIZ

Ahlak kurallarına uymayan. Dürüst davranmayan, kötü huylu, terbiyesiz.