Kelimeler arşivi içinde; başında "aksam" olan, toplam 3 adet kelime bulunmaktadır. aksam ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.
Ayrıca sonu aksam ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde aksam olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Bunlara ek olarak, kelimelerin anlamları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarından da faydalanabilirsiniz.
AKSAM
Kısımlar.
AKSAMAK
Hafifçe topallamak. Bir iş gereği gibi yürümemek, geri kalmak.
AKSAMA
Aksamak işi.
Bu bölümde tanımı içerisinde AKSAM geçen kelimeler listesi verilmiştir.
ÇEKİNTİ
Duraksama, kararsızlık, tereddüt.
ARIZA
Aksama, aksaklık, bozulma. Bir notanın sesini yarım ton yükseltmek, alçaltmak veya eski durumuna getirmek için notanın soluna konulan diyez, bemol ve bekar işaretlerinin ortak adı. Engebe.
IRAKSAMA
Iraksamak işi, istibat. Iraksak olma durumu.
TEREDDÜTSÜZ
Tereddüdü olmayan, duraksamasız. Tereddüde yol açmayan. Kararlı olarak, duraksamadan.
AKSAYIŞ
Aksama işi.
KESİN
Şüphe ve duraksamaya yer bırakmayan veya geri dönülmeyen, değişmez, mutlak, kati, maktu. Kesinlikle.
TEREDDÜTLÜ
Tereddüdü olan, duraksamalı. Tereddüde yol açan.
DURAKSAMA
Duraksamak işi, tereddüt.
UZAKSAMA
Uzaksamak işi, istibat.
BURÇ
Kale duvarlarından daha yüksek, yuvarlak, dört köşe veya çok köşeli kale çıkıntısı. Zodyak üzerinde yer alan on iki takımyıldıza verilen ortak ad. Demir aksamın birbirine değmesini engellemek, boşlukları doldurmak amacıyla sarı, karbon, plastik vb.nden yapılmış olan bir motor parçası. Ökse otu.
HASSAS
Duyum ve duyguları algılayan. Duyarlı. En küçük değerleri, incelikleri dahi algılayabilen. Çabuk etkilenen. Yapımı ve bakımı özen isteyen, aksamadan çok doğru çalışan, kesin ölçüler gerektiren işlerde kullanılan (alet).
GÜVENLİK
Toplum yaşamında yasal düzenin aksamadan yürütülmesi, kişilerin korkusuzca yaşayabilmesi durumu, emniyet.
ARIZASIZ
Aksamayan, bozulmadan işleyen. Engebesiz, düz. Huzurlu, rahat, mutlu bir biçimde.
DURAKSAMASIZ
Duraksaması olmayan, tereddütsüz.
DURAKLAMAK
Hareket durumundayken kısa bir süre için durmak veya arada bir durmak. Bir süre ses çıkarmamak, bir şey söylememek, duraksamak, tereddüt etmek.
TOPALLAMAK
Bacağındaki sakatlık sebebiyle seker gibi veya iki adımda, bir yana eğilerek yürümek. İşler gerektiği gibi yürümemek, aksamak.
DAKİK
Düzenli işleyen, aksamayan. Zamanı kullanmada çok dikkatli olan, her şeyi zamanında yapmaya özen gösteren.
TEREDDÜT
Kararsızlık, duraksama, ikircik, ikirciklik.
BAYGINLIK
Baygın olma durumu. Duyumların durması, kan dolaşımının ve solunum görevlerinin duraklaması, vücudun kımıldanamaması vb. fizyolojik aksamalarla beliren kendinden geçme durumu.
İSTİBAT
Olmasını uzak görme, imkân vermeme, uzaksama, ıraksama.