Sonu ABAH ile biten kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; sonunda "abah" olan, toplam 16 adet kelime bulunmaktadır. Sonu abah ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.

Bunun yanı sıra, başında abah olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde abah olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.

 
 

9 harfli kelimeler

ALESSABAH

8 harfli kelimeler

ÇINSABAH, GASGABAH, NURSABAH, TİNGABAH

7 harfli kelimeler

MUŞABAH, MÜŞABAH

6 harfli kelimeler

AHABAH, ARABAH

5 harfli kelimeler

SABAH, DABAH, GABAH, KABAH, TABAH, ZABAH

4 harfli kelimeler

ABAH

Bazı kelimelerin anlamları

ABAH

Şaşma ve korku ünlemi. İşte, bak, aha anlamına.

TİNGABAH

Kel kafalı kişi.

SABAH

Sabah ezanı. Sabah namazı. Sabahleyin. Güneşin doğduğu andan öğleye kadar geçen zaman.

MUŞABAH

Pencerenin açılan küçük parçası. Kabukları kolay kırılan ceviz. Bir çeşit çorap örgüsü.

NURSABAH

Işıklı, aydınlık sabah.

TABAH

Şap hastalığı. Hayvanlarda görülen şap hastalığı; bk. ayrıca dabah. Tabak. Bir hayvan hastalığı.

GABAH

Ön. Kabak. Ön, ön taraf. Eski türkçe kabak (g): kabak. Kabak (sebze). Ön, karşı, ön taraf.

ARABAH

Damın çevresi, saçak kenarı.

KABAH

Göz kapağı. Sırt. Omuz. Vücudun yanı.

AHABAH

İşte, orada, hemen şurada, bu.

ZABAH

Sabah. Yarın. İlk ders, sabah dersi. Sabah, bk. zabâlen, sabâla, sabâlan, sabâlası, sabâlin, sabâna, sabânan. Sabah, karşılığı zaba.

ÇINSABAH

Sabahleyin, çok erken.

DABAH

Koyun, keçi ve sığırların, ağız, tırnak aralarında olan bir hastalık; şap hastalığı. İşte, orada, şurada. Çift tırnaklı hayvanların ayaklarında görülen hastalık. Tabak.

GASGABAH

Kaskabak.

ALESSABAH

Sabah erkenden.

MÜŞABAH

İyi cins ceviz.

  -   -   -  

Anlamında ABAH bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde ABAH geçen kelimeler listesi verilmiştir.

KİMONO

Japonların önden çapraz olarak kavuşan uzun ve geniş kollu ulusal giysisi. Geniş kollu sabahlık.

KABAHATSİZLİK

Kabahatsiz olma durumu.

AKPAS

Lahana, turp, şalgam, karnabahar vb. bitkilerin kök dışındaki bütün bölgelerine yerleşebilen, özellikle semizotugillerde karşılaşılan yosunumsu mantar (Albugo candida).

KUŞLUK

Günün sabahla öğle arasındaki bölümü, kuşluk vakti. Büyük kuş kafesi. Kuşlara yem verilen zaman.

ERKEN

Vaktinden önce, alışılan zamandan önce, er, geç karşıtı. Sabahın ilk saatlerinde.

GÜNAH

Dinî bakımdan suç sayılan iş veya davranış, vebal. Kabahat, hafif suç. Acımaya yol açacak kötü davranış, yazık. Sorumluluk, vebal.

BADISABA

Sabah yeli.

KAHVALTI

Genellikle sabahları yenilen hafif yemek. Bu biçimde düzenlenmiş yemek.

CÜNHA

Kabahatten ağır ve cinayetten hafif olan suç.

KARNABİT

Karnabahar.

GÜNDÜZ

Günün sabahtan akşama kadar süren aydınlık bölümü. Gündüz vaktinde.

KABAHATLİLİK

Kabahatli olma durumu.

HİNTERLANT

İç bölge. Arkabahçe.

ESİN

Etkilenme, çağrışım veya içe doğmayla akla gelen yaratıcı duygu, düşünce, ilham. Sabah yeli.

KABAHATLİ

Kabahati olan, kusurlu, suçlu, töhmetli.

KABAHATSİZ

Kabahati olmayan, kusursuz, suçsuz.

ÖĞLENCİ

İkili öğretim yapan okullarda öğleden sonra ders gören öğrenci, sabahçı karşıtı.

EDAT

Tek başına anlamı olmayan, sonuna geldiği sözle cümledeki diğer kelimeler arasında ilişki kuran kelime türü, ilgeç: Ev gibi huzur köşesi olmaz. Çocuk sabaha karşı uyudu.

GÜNAYDIN

"İyi sabahlar" anlamında sabahları söylenen bir selamlama sözü. Yeni mi farkına vardın? anlamında bir söz.

ERKENCİ

Erken davranan (kimse). Sabahın ilk saatlerinde harekete geçen. Erken olgunlaşan veya yetişen (meyve, sebze).