Sonu VERGİ ile biten kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; sonunda "vergi" olan, toplam 1 adet kelime bulunmaktadır. Sonu vergi ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.

Bunun yanı sıra, başında vergi olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde vergi olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.

 
 

Bazı kelimelerin anlamları

VERGİ

Kamu hizmetlerine harcanmak için hükûmetin, yerel yönetimlerin yasalara göre doğrudan doğruya veya bazı malların fiyatlarının üstüne koyarak dolaylı yoldan herkesten topladığı para. Bir kimsenin doğuştan sahip olduğu iyi nitelik.

  -   -   -  

Anlamında VERGİ bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde VERGİ geçen kelimeler listesi verilmiştir.

AĞNAM

Sayım vergisi.

İŞGALİYE

İşgal edilen yere ödenen ücret veya vergi.

BEYANNAME

Bir kimsenin resmî bir kuruluşa herhangi bir durumu bildirmek için verdiği çizelge, bildirge. Vergi yükümlülerinin belli zamanlarda, bağlı oldukları vergi dairelerine verdikleri gelir bildirme belgesi.

BAKAYA

Askerlik çağına girenlerden son yoklamalarını yaptırarak askerlik kararı aldırdıkları hâlde çağrıldıklarında gelmeyen veya gelip de kıtalarına gitmeden toplandıkları yerlerden ayrılanlar. Ait olduğu yıl içinde toplanamayıp ertesi yıla kalan vergiler. Kalıntılar.

BAÇ

Osmanlı Devleti'nde gümrük vergisi. Zorla alınan para, haraç.

DEKLARE

"Bildirilmek; gümrüklerde vergi konusu olacak eşya vb.ni resmî makama bildirmek" anlamlarındaki deklare etmek birleşik fiilinde geçen bir söz.

CİZYE

İslam ülkelerinde Müslüman olmayanlardan alınan bir vergi türü.

AĞNAMCI

Sayım vergisi toplayan kimse.

ALGI

Bir şeye dikkati yönelterek o şeyin bilincine varma, idrak. Kazanç, alacak. Rüşvet. Vergi. Haşhaş sütünü toplamakta kullanılan kaşık.

AYAKBASTI

Bir yere dışarıdan gelen insan ve eşyadan alınan vergi, toprakbastı.

HARAÇLI

Haraca bağlanmış, vergi ödeyen.

GÜMRÜKLÜ

Gümrük vergisi ödenmesi gerekli olan. Gümrük vergisi ödenmiş olan.

FİSKAL

Hazineye ilişkin. Vergiye ilişkin.

HARAÇ

Bir yerden, bir kimseden zorbalıkla alınan para. Osmanlı Devleti'nde Müslüman olmayanların devlete ödemekle yükümlü oldukları vergi. Osmanlı Türklerinde genellikle toprak sahiplerinden devletçe alınan vergi.

FİŞ

Prizden elektrik akımı almaya yarayan araç. Alışverişlerde ödenen paranın miktarını, vergilerini, alışverişin yapıldığı tarihi gösteren belge. Bir eserin hazırlanmasında kolaylık sağlamak veya bir işe kılavuzluk etmek için yazılıp sınıflandırılan küçük kâğıt yapraklarından her biri. Kumarda, bazı alışveriş işlerinde para yerine kullanılan pul vb. şey. Okuma yazma öğretiminde kullanılan, üzerine hece, kelime, cümle yazılı karton parçası. Bir işi yaptırmak veya gereken sıranın alındığını belirtmek için bir koçandan koparılmış kâğıtlardan her biri, makbuz.

DEFTER

Genellikle hafif bir kapak içerisinde, yazı yazmak için bir araya tutturulmuş kâğıt yaprakları. Vergi, gelir ve nüfus bilgilerinin kayıtlarının tutulduğu resmî belge.

GÜMRÜK

Bir ülkeye giren veya bir ülkeden çıkan mal ve eşya üzerinden alınan vergi. Bu verginin alınması işlemiyle uğraşan devlet kuruluşu. Sınır kapılarında denetim ve gözetim işlerinin yapıldığı yer.

GÜMRÜKSÜZ

Gümrük vergisi ödenmesi gerekmeyen. Gümrük vergisi ödenmemiş, kaçak.

AVARIZ

Kazalar, belalar. Engebe. Osmanlılarda önceleri yalnız olağanüstü durumlarda, sonraları ise sürekli olarak halktan toplanan vergi.

İSPENÇ

Bodur bir cins horoz veya tavuk. Tarımla uğraşan Hristiyan uyruktan alınan bir tür vergi.