Sonu TUTKU ile biten kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; sonunda "tutku" olan, toplam 1 adet kelime bulunmaktadır. Sonu tutku ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.

Bunun yanı sıra, başında tutku olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde tutku olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.

 
 

Bazı kelimelerin anlamları

TUTKU

İrade ve yargıları aşan güçlü bir coşku, ihtiras. Güçlü istek ve eğilimin yöneldiği amaç. Aşırı düşkünlük.

  -   -   -  

Anlamında TUTKU bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde TUTKU geçen kelimeler listesi verilmiştir.

BAĞNAZLIK

Bir kimseye veya bir şeye aşırı düşkünlük ve tutkuyla bağlılık, bağnazca davranış, taassup, mutaassıplık, fanatiklik, fanatizm.

İHTİRASLI

Aşırı istekli. Tutkulu.

EDEBİYATSEVER

Edebiyata tutkun.

DİNAMİT

Nitrogliserin ile yapılmış olan patlayıcı bir madde. Tutku, özlem, heyecan. Şiddetli, korkunç, hırslı.

HASTA

Hastalık, kaza veya yaralanma dolayısıyla fizik veya ruh sağlığı bozulmuş ve tedavi edilmesi gereken kimse, rahatsız. Aşırı düşkün, tutkun. Parasız, züğürt. Zihinsel yetenekleri bozulmuş olan.

HIRS

Sonu gelmeyen istek, aşırı tutku. Öfke, kızgınlık.

ARINMA

Arınmak işi, temizlenme. Duyguların sanat yoluyla arı duruma getirilmesi. Ruhun tutkulardan temizlenmesi.

ILIM

İstek ve tutkularda ölçülü davranma erdemi, ölçülülük, itidal. Gün tün eşitliği.

BAĞLI

Bir bağ ile tutturulmuş olan. Gerçekleşmesi bir şartı gerektiren, vabeste. Kapatılmış olan, kapalı. Halk inanışına göre, büyü etkisiyle cinsel güçten yoksun edilmiş (erkek). Bir kimseye, bir düşünceye, bir hatıraya saygı, aşk vb. duygularla bağlanan, sadık, tutkun. Bir kuruluşun yetkisi altında bulunan. Sınırlanmış, sınırlı.

HIRSLANMAK

Aşırı istek duymak, tutkuyla davranmak. Çok kızmak, öfkelenmek.

DÜŞKÜN

Bir şeye kendini aşırı vermiş olan, çok bağlı, âşıklı, tutkun. Geçim sıkıntısına düşmüş. Yoksulluk sebebiyle mutluluk ve refahını yitirmiş. Meraklı. Yaşlılık, hastalık vb. sebeplerle çalışma gücünü yitirmiş. Kötü yola düşmüş, ahlaksız. Değer ve onurunu yitirmiş.

KİTAPSEVER

Öz ve biçim yönünden iyi nitelikli kitapları seçen, kitaba tutkuyla bağlı (kimse), bibliyofil.

DİNGİNCİLİK

Tam bir gönül rahatlığı, tutkusuzluk içinde bütün arzulardan sıyrılmış olarak direnç göstermeden kendini Tanrı ibadetine vermeyi ve tanrısal ruh dinginliği kazanmayı amaçlayan dünya görüşü, sekincilik.

İHTİRAS

Aşırı, güçlü istek. Tutku.

HASTALIK

Organizmada birtakım değişikliklerin ortaya çıkmasıyla sağlığın bozulması durumu, rahatsızlık, çor, dert, sayrılık, illet, maraz, maraza, esenlik karşıtı. Aşırı düşkünlük, tutku. Ruh sağlığının bozulması durumu. Bitkilerin yapılarında görülen bozukluk.

KESİK

Kesilmiş olan. Aralıklı. Gazete, dergi vb.nden kesilmiş yazı, kupür. Takım kadrosuna alınmamış (oyuncu). Kısa. Çiğ sütten yapılmış olan yağsız peynir, çökelek, ekşimik. Tarla, bağ ve bahçe çevresine açılan hendek. Kesilerek bozulmuş olan. Parası olmayan. Kesilmiş olan yer. Tutkun, hayran.

KARAKTER

Ayırt edici nitelik. Bir kimsenin veya bir insan grubunun tutumu, duygulanma ve davranış biçimi. Basımda harf türü. Bireyin kendi kendine egemen olmasını, kendi kendisiyle uyum içinde bulunmasını, düşünüş ve hareketlerinde tutarlı, sağlam kalabilmesini sağlayan özellikler bütünü. Bir bireyin kendine özgü yapısı, onu başkalarından ayıran temel belirti ve bireyin davranış biçimlerini belirleyen, üstün ana özellik, öz yapı, ıra, seciye. Bir eserde duygu, tutku ve düşünce yönlerinden ele alınan kimse.

HAYRANLIK

Hayran olma durumu. Tutku, aşırı istek.

DUYGULANIM

Etkilenme, duygulanma. İstenç ve anlıktan ayrı görülen, duygusal tepkiler gösterme durumu. Bir ruh durumunun dış sebeplerle değişmesi. Tutkudan daha düzenli ancak daha güçsüz olan seçkin bir eğilim. Duyarlığın harekete geçişi.

ALGIN

Cılız, zayıf, hastalıklı. Birine gönül vermiş, tutkun, vurgun.