Kelimeler arşivi içinde; sonunda "tay" olan, toplam 90 adet kelime bulunmaktadır. Sonu tay ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.
Bunun yanı sıra, başında tay olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde tay olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.
KENARORTAY, SIRTLANTAY
JAKETATAY, KIYIORTAY, KONGURTAY
SAMURTAY, CANALTAY, DANIŞTAY, DİKORTAY, DOKUZTAY, DURUMTAY, GÜMÜŞTAY, AÇIORTAY, KONURTAY, MENGÜTAY, ORGUNTAY, GÜNALTAY, SAYIŞTAY, SÜNGÜTAY, TANALTAY, TORUMTAY, TUĞALTAY, TURUMTAY, YAHŞİTAY, YARGITAY, ÇALIŞTAY, ALAKITAY, KURULTAY, BAYKUTAY, BİLGETAY, BİLGÜTAY
İLKUTAY, BULUTAY, KOCATAY, NURATAY, ORKUTAY, ÖZALTAY, ÖZKUTAY, ÖZOKTAY, SUBUTAY, KARATAY, KAMUTAY, UĞURTAY, URALTAY, BORATAY, DORUTAY, ERALTAY, ERKUTAY, CIĞATAY, CIGATAY, BOĞATAY
TUĞTAY, CANTAY, TELTAY, ULUTAY, ÇANTAY, ÇİLTAY, ACATAY, ÇİNTAY, ÇONTAY, ÖZATAY, BİLTAY, AKATAY, OKATAY, ASUTAY, GÖKTAY, KARTAY, KIRTAY, ALATAY, KORTAY, KÖKTAY
ALTAY, OKTAY, DETAY, ÜSTAY, UZTAY, İLTAY, ÖRTAY, HATAY, ÖZTAY, ERTAY, AKTAY, KÜTAY, ORTAY, KUTAY, YATAY, KÖTAY
ATAY, OTAY
TAY
TAY
Üç yaşına kadar olan at yavrusu. Denk, eşit, eş. Hayvanın bir yanındaki yük.
JAKETATAY
Resmî ziyaret ve davetlerde erkeklerin giydikleri, arkası yırtmaçlı, etekleri uzun ve ön köşeleri yuvarlak kesilmiş ceket.
DOKUZTAY
Kahramanmaraş kenti, Tanır nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi.
KONURTAY
Malatya ili, Doğanyol ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir bölge.
CANALTAY
Özü, ruhu yüce olan kimse.
KIYIORTAY
Bir üçgende bir köşeyi karşı kıyının ortasına birleştiren doğru parçası.
MENGÜTAY
Adı ölümsüzleşmiş kimse.
KONGURTAY
Esmer kimse.
DURUMTAY
Bursa kenti, Mustafakemalpaşa ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim yeri.
AÇIORTAY
Bir açıyı, ölçüleri birbirine eşit olan iki açısal bölgeye ayıran doğru parçası.
KENARORTAY
Bir üçgende her tepeden karşı kenarın ortasına indirilen doğru parçası. Bir dikdörtgenin karşılıklı iki kenar ortasını birleştiren doğru parçası.
DANIŞTAY
Hükümetçe hazırlanarak verilen yasalar ve ayrıcalı sözleşmeler üzerinde irdeleme yaparak bu yöndeki düşüncelerini açıklayan, tüzükleri inceleyen, yasaların ve tüzüklerin gösterdiği işleri gören, hükümetçe yapılan her çeşit soruları cevaplandıran, yönetim davalarını yürüten, karara bağlayan en yüksek yargı kurulu.
GÜMÜŞTAY
Temiz ve dürüst olan.
SAMURTAY
Samur ve tay.
SIRTLANTAY
Bacakları ve gözleri sarı, tüyleri koyu renkli bir kuş.
DİKORTAY
bak. orta dikme.
Bu bölümde tanımı içerisinde TAY geçen kelimeler listesi verilmiştir.
AKRAN
Yaş, meslek, toplumsal durum vb. bakımından birbirine eşit olanlardan her biri, boydaş, böğür, taydaş, öğür.
ALINDILI
Postaya ek ücret ödenerek alındı karşılığında verilen ve alıcısına ulaştırılması üstlenilmiş olan (mektup, paket vb.), taahhütlü.
AKSİYON
Bir kuvvetin, maddi bir etkenin, bir düşüncenin ortaya çıkması. Bir oyuncunun sahne üzerindeki hareketi. Oyunun temasını geliştiren başlıca olay, hikâye, gelişim. Sermayenin belirli bir bölümü. Hisse senedi. Hareket, iş. İnsan etkinliğinin veya iradesinin açığa çıkması.
ALTAYİSTİK
Altay grubuna giren Türk, Moğol, Mançu-Tunguz, Japon ve Korelilerin dil, edebiyat, kültür ve tarihleriyle uğraşan bilim dalı.
ALKOL
Bira, şarap vb. sıvıların veya pancar, patates nişastasının şekere dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan glikoz çözeltilerin mayalaşmış özlerinin damıtılmasıyla elde edilen, kokulu, uçucu, yanıcı, renksiz sıvı, ispirto, etanol, etil alkol. Her türlü alkollü içki.
ABLİ
Yatay serenlerin ucuna bağlı bulunan ve bunları sağa, sola veya ortaya çevirmek için yararlanılan halat veya palanga.
AÇIKTAN
Bir yerin uzağından. Ayrıca, ek olarak. Sıra ve aşama gözetilmeden, dışarıdan atayarak. Önceden belirlenmiş bir bütçeye bağlı kalmaksızın.
ABAKÜS
Sayı boncuğu. Sütun başlığının üstüne yatay olarak konan ve kenarlarından biraz dışarı taşan taş blok.
AMPİR
Fransa'da ortaya çıkıp daha sonra Avrupa'ya yayılmış olan yapı, mobilya, giyim vb.ne ait bir üslup.
AKROSTİŞ
Her dizenin ilk harfi yukarıdan aşağıya doğru okunduğunda ortaya bir söz çıkacak bir biçimde düzenlenmiş manzume, muvaşşah, tevşih.
AÇINSAMAK
Bir yerin özelliklerini ortaya çıkarmak için araştırma ve inceleme yapmak, istikşaf etmek.
ALABORA
Geminin yan yatması. Bir serenin yatay durumdan düşey duruma getirilmesi. Selamlamak için filika küreklerinin yukarıya kaldırılması. Balığı toplamak için dalyan ağının yukarıya alınması.
AĞIRKANLI
Ağırcanlı. Hippokrates'in ortaya attığı ağırcanlılık, soğukluk, kolayca duygulanmayış gibi nitelikleri kendinde toplayan kişilik tipi.
AMİLAZ
Nişastayı parçalayarak şekere çeviren bir enzim.
AKIM
Akma işi. Sanatta, siyasette, düşünce hayatında ortaya çıkan yeni bir görüş, yöntem, hareket, cereyan, tarz. Debi. Hava, su vb. akışkan maddelerin veya elektrik yüklerinin belli bir yönde akışı, yer değiştirmesi, cereyan.
AÇIKLANAN
Açıklamalar sonunda ortaya çıkması beklenen kavram, açıklayan.
ALTINÖZÜ
Hatay iline bağlı ilçelerden biri.
ALTAYCA
Altay Türkçesi. Bu Türkçeyle yazılmış olan. Türk, Moğol, Mançu-Tunguz, Kore ve Japon dillerinin kendisinden türediği varsayılan ana dil.
AF
Bir suçu, bir kusuru veya bir hatayı bağışlama. Görevden çıkarılma.
ALTAYİST
Altayistik ile uğraşan kimse.