Kelimeler arşivi içinde; sonunda "esan" olan, toplam 9 adet kelime bulunmaktadır. Sonu esan ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.
Bunun yanı sıra, başında esan olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde esan olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.
İMMÜNOFLÜORESAN
İMMÜNOFLORESAN
ENTERESAN
FLORESAN, OPALESAN
GOCESAN, YÜCESAN
KESAN
ESAN
ESAN
Kağnı dingili. Kağnı dingili. (Küçükkabaca Uluborlu, Aşağıdinek Şarkikaraağaç, Akçaşar Yalvaç Isparta). Tekerlekleri ile birlikte kağnı dingili. (Yalvaç . Isparta.).
OPALESAN
Bazı bakteri kültürlerinde bir opali taklit eden renk ışıması.
İMMÜNOFLORESAN
Bir doku veya hücredeki belirli antijenleri, floresan boyalarıyla bağlanmış antikorlarla işaretleyerek floresan ışık veren ışık kaynağına sahip mikroskoplarıyla inceleme tekniği.
FLORESAN
Florışıl.
YÜCESAN
Saygın bir adı olan kimse.
ENTERESAN
İlgi çekici, ilginç.
GOCESAN
Bir çeşit tambur, çöğür.
KESAN
Bitki köklerini yiyen, dana burnu da denilen bir böcek.
İMMÜNOFLÜORESAN
Flüoresan boyayla işaretlenmiş antijen veya antikorun temasa getirildiği dokudaki antikor veya antijenle oluşturduğu antijen-antikor reaksiyonunun flüoresan mikroskopta izlenmesi esasına dayalı, spesifik antijeni belirleme yöntemi.
Bu bölümde tanımı içerisinde ESAN geçen kelimeler listesi verilmiştir.
GAZOZ
Meyve esansı, şeker ve karbon asidi ile yapılan, basınçlı hava ile şişelere doldurularak hazırlanan içecek.
LİKÖR
Meyve veya bazı bitkiler ile alkol, esans karışımından yapılmış olan şekerli içki.
KOKU
Nesnelerden yayılan küçücük zerrelerin burun zarı üzerindeki özel sinirlerde uyandırdığı duygu. Belirti, işaret. Güzel kokmak için sürülen esans.
DAYANIŞMA
Dayanışmak işi, tesanüt. Bir topluluğu oluşturanların duygu, düşünce ve ortak çıkarlarda birbirlerine karşılıklı bağlanması, tesanüt.
ABİRİZ
Aptesane, ayakyolu.
DAYANIŞMAK
Bir topluluğu oluşturan kişiler bir şeyi gerçekleştirmek için duygu, düşünce ve çıkar birliği göstermek, birbirini kollamak, mütesanit olmak.
RUH
Dinlerin ve dinci felsefelerin insanda vücuttan ayrı bir varlık olarak kabul ettiği öz, tin, can kuşu. Esans. En önemli nokta, öz. Duygu. Bedeni etkin kılan canlılık ilkesi, bedenin hayat gücü.
BERGAMOT
Turunçgillerden bir ağaç (Citrus bergamia). Bu ağacın, kabuklarından reçel yapılmış olan ve esans çıkarılan meyvesi.
MERSİN
Mersingillerden, Güney ve Batı Anadolu dağlarında yetişen, yaprakları yaz kış yeşil kalan, gıda ve parfüm sanayisinde ham madde olarak kullanılan, meyvesi murt adıyla bilinen, esansı çıkarılan, beyaz çiçekli, güzel kokulu bir ağaç, mersin ağacı, sazak (Myrtus communis). Türkiye'nin Akdeniz Bölgesi'nde yer alan illerinden biri.
DAYANIŞIK
Üyeleri arasında dayanışma bulunan (millet, topluluk, sınıf vb.), mütesanit.
MENTOL
Nane kokusu. Nane esansından elde edilen, renksiz, keskin kokulu, bir tür alkol kristali.
ENTERESANLIK
Enteresan olma durumu, ilginçlik.
İLGİNÇ
İlgi uyandıran, ilgi ve dikkat çekici olan, enteresan.
FLORIŞI
Bazı cisimlerin aldıkları ışığı, boyu daha uzun ışık ışınımlarına dönüştürmesi özelliği, floresans.
OMUZDAŞLIK
Omuzdaş olma durumu, ayaktaşlık, tesanüt, hempalık.
FLORIŞIL
Florışı özelliği gösteren, floresan.
LAVANTA
Lavanta çiçeğinden yapılmış olan ispirtolu esans.
ABREZ
Aptesane, ayakyolu.
LAVANTACI
Lavanta yapan kimse. Gezici olarak esans satan kimse.
UYANIŞ
Uyanma işi. Uyanma, intibah. Bilgisizlikten kurtulma durumu. Avrupa'da özellikle İtalya'da XV. yüzyılda başlayan genel sosyoloji ve felsefe öğretileri bütünü, Rönesans.