Sonu EDER ile biten kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; sonunda "eder" olan, toplam 22 adet kelime bulunmaktadır. Sonu eder ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.

Bunun yanı sıra, başında eder olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde eder olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.

 
 

10 harfli kelimeler

KAYINPEDER, BÜYÜKPEDER, KEYFEKEDER

9 harfli kelimeler

AKORDEDER

8 harfli kelimeler

LAGMEDER, İLAKEDER, DİLBEDER, DERBEDER, DELBEDER

7 harfli kelimeler

ÇİNEDER, ŞİREDER, ŞİLEDER, MOZEDER, AYBEDER

6 harfli kelimeler

ONEDER

5 harfli kelimeler

BEDER, GEDER, PEDER, MEDER, KEDER, HEDER

4 harfli kelimeler

EDER

Bazı kelimelerin anlamları

EDER

Fiyat, paha, değer.

KEYFEKEDER

Pek üzerinde durulmayan, önem verilmeyen.

DİLBEDER

Mükemmel, noksansız.

ŞİLEDER

Bir çeşit üzüm.

AYBEDER

Samsun ilinde, Terme ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim yeri.

ŞİREDER

Bir çeşit üzüm.

LAGMEDER

Harmanda sapları yaymaya yarayan ucu çatallı bir tarım aracı, diren.

DERBEDER

Yaşayışı ve davranışı düzensiz (kimse).

MOZEDER

Arıların kolay gelebileceği ağaç.

İLAKEDER

Alakadar.

DELBEDER

Derbeder.

ONEDER

O denli.

ÇİNEDER

İri gözlü kalbur.

AKORDEDER

Bir çalgının verdiği seslerin frekanslarını ölçerek onu akortlamaya yardım eden aygıt.

BÜYÜKPEDER

Büyükbaba, dede.

KAYINPEDER

Kaynata.

  -   -   -  

Anlamında EDER bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde EDER geçen kelimeler listesi verilmiştir.

AVAR

Kuzeydoğu Kafkasya'da, Dağıstan Federe Cumhuriyeti'nde yaşayan bir halk. III-V. yüzyıllar arasında Moğolistan'da, VI-IX. yüzyıllar arasında Orta Avrupa'da yaşamış bir halk.

ACISIZ

Tadı acı olmayan. Üzüntüsü, sıkıntısı olmayan, kedersiz. Ağrı, sızı duyulmayan.

BULUTLANMAK

Bulutlarla kaplanmak. Kederlenmek, hüzünlenmek.

ACI

Bazı maddelerin dilde bıraktığı yakıcı duyu, tatlı karşıtı. Kırıcı, üzücü, incitici, dokunaklı, kötü. Herhangi bir dış etken dolayısıyla duyulan rahatsızlık, ızdırap. Keskin, şiddetli. Çarpıcı, göz alıcı (renk). Tadı bu nitelikte olan. Ölüm, yangın, deprem vb. olayların yarattığı üzüntü, keder, elem.

BABA

Çocuğu olan erkek, peder. Kazılarda çıkarılan toprağın miktarını hesaplayabilmek için yer yer bırakılan toprak dikme. Çok kaliteli, üstün nitelikli. Tarikatların bazısında tekke büyüğü. Çocuğun dünyaya gelmesinde etken olan erkek. Koruyucu, babalık duyguları ile dolu kimse. Çatı merteği. Bir ülkeye veya bir topluluğa yararlı olmuş kimse. Gemi veya iskelede halatın takıldığı yuvarlak başlı iri demir, ağaç veya beton dikme. Anlayışlı, iyi huylu erkek. Silah kaçakçılığı, kara para aklama ve uyuşturucu madde ticareti vb. kirli ve gizli işler yapan çetenin başı. Ata. Bir merdivende, tırabzanın sahanlıkla birleştiği yerde bulunan dikey öge. Bu gibi kimselere verilen unvan.

ATAERKİL

Soyda, temel olarak babayı alan ve ailede çocukları baba soyuna mal eden (topluluk), pederşahi, patriarkal.

BELİYE

Felaket, keder, tasa.

BAŞKURT

Rusya'daki Başkurdistan Federe Cumhuriyeti'nde yaşayan Türk halkı veya bu halkın soyundan olan kimse.

BABACILIK

Devletin türlü sınıflar üzerinde babalık ederek bu sınıflar arasında denge kurmaya çalışması işlemi, paternalizm.

ACILIK

Acı olma durumu. Dokunaklılık, kederlilik, yaslılık.

ANA

Anne. Temel, asıl, esas. Alacağın veya borcun, faizin dışında olan bölümü. Yaşlı kadınlara saygılı bir seslenme sözü. Yavrusu olan dişi hayvan. Çizgilerden herhangi birini anlatan kelimeye sıfat olarak geldiğinde o çizginin, belirli bir kural altında hareket ederek bir yüzey oluşturmaya yaradığını anlatan bir söz. Velinimet. Dinî bakımdan aziz tanınan bazı kadınlara verilen saygı unvanı.

BİZİMKİ

Bizim olan, bizimle ilgili olan. Kadınların kocalarından, kocaların karılarından söz ederken kullandıkları söz. Yakın çevremizde olan bir kimseden söz ederken kullanılan bir söz.

BOHEM

Yarınını düşünmeden günü gününe tasasız, derbeder bir yaşayışı olan (kimse veya topluluk).

ACILI

Acı katılmış olan. Acısı olan, kederli.

ASALETEN

Bir görevde temelli olarak, asıl olarak, vekâleten karşıtı. Kendi adına hareket ederek.

ATFEN

Mal ederek, yükleyerek.

ÇARPILMAK

Çarpma işine konu olmak. Çarpık duruma gelmek. Bir yankesici tarafından eşyaları el çabukluğuyla çalınmak, soyulmak. Bir şeye ederinden fazla para ödemek. Aldatılmak. Çekiciliğine kapılmak, etkilenmek.

ACIKLI

Acındıracak, acı verecek nitelikte olan, dokunaklı, üzücü, koygun. Acı görmüş, yaslı, kederli.

BULUT

Atmosferdeki su damlacıkları ve buz taneciklerinin görülebilir yoğunluk kazanmasıyla oluşan, biçimleri, yükseklikleri ve yol açtıkları hava olaylarıyla birbirinden ayrılan yığın. Keder, endişe. Herhangi bir şeyden oluşan yoğun yığın.

AŞK

Aşk hakkında çok fazla tanımlama yapılmıştır. Burada hepsinden bahsedersek, sayfalar dolusu metinler yazmamız gerekir. O yüzden, bu sayfada, diğer sayfalardaki tanımlamalardan farklı olarak, sadece aşk ve aşka benzer kelimelerin tanımını vererek, esas anlamını size bırakıyoruz.