DAYA ile başlayan kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; başında "daya" olan, toplam 109 adet kelime bulunmaktadır. daya ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.

Ayrıca sonu daya ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde daya olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Bunlara ek olarak, kelimelerin anlamları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarından da faydalanabilirsiniz.

 
 

16 harfli kelimeler

DAYANIKSIZLAŞMAK, DAYANILMAZLAŞMAK

15 harfli kelimeler

DAYANDIRABİLMEK, DAYANIKLAŞTIRMA, DAYANIKSIZLAŞMA, DAYANILMAZLAŞMA

14 harfli kelimeler

DAYANDIRABİLME, DAYANILABİLMEK, DAYANIŞABİLMEK, DAYANIŞMACILIK, DAYATILABİLMEK

13 harfli kelimeler

DAYANAKSIZLIK, DAYANIKSIZLIK, DAYANILABİLME, DAYANILMAZLIK, DAYANIŞABİLME, DAYATILABİLME

12 harfli kelimeler

DAYANABİLMEK, DAYANIGÖRMEK, DAYANIKLILIK, DAYATABİLMEK, DAYATIVERMEK, DAYATMACILIK, DAYAYABİLMEK, DAYAYIVERMEK

11 harfli kelimeler

DAYAKKESİRİ, DAYAKLANMAK, DAYANABİLME, DAYANDIRMAK, DAYANIŞMACI, DAYANIŞMALI, DAYATABİLME, DAYATIVERME, DAYATTIRMAK, DAYAYABİLME, DAYAYIVERME

10 harfli kelimeler

DAYAGLAMAK, DAYAHLAMAK, DAYAKLAMAK, DAYAKLANMA, DAYAKPINAR, DAYANAKLIK, DAYANAKSIZ, DAYANDIRMA, DAYANIKLIK, DAYANIKSIZ, DAYANILMAK, DAYANILMAZ, DAYANIRLIK, DAYANIŞMAK, DAYANMALIK, DAYANTILIK, DAYATILMAK, DAYATIŞMAK, DAYATTIRMA

9 harfli kelimeler

DAYAHATUN, DAYAKLAMA, DAYANACAK, DAYANAKLI, DAYANAMAN, DAYANGILI, DAYANIKLI, DAYANILMA, DAYANIŞIK, DAYANIŞMA, DAYANTILI, DAYATILIŞ, DAYATILMA, DAYATIŞMA, DAYATMACI

8 harfli kelimeler

DAYAKLIK, DAYAKSIZ, DAYANCAK, DAYANGAÇ, DAYANGAN, DAYANĞAL, DAYANĞAN, DAYANMAH, DAYANMAK, DAYAŞGAN, DAYAŞKAN, DAYATMAK

7 harfli kelimeler

DAYACAH, DAYAKLI, DAYAMAK, DAYANAK, DAYANBA, DAYANÇA, DAYANGI, DAYANIK, DAYANIM, DAYANIŞ, DAYANMA, DAYANTI, DAYATIŞ, DAYATMA, DAYAYIŞ

6 harfli kelimeler

DAYALI, DAYAMA, DAYANA, DAYANÇ, DAYAZA

5 harfli kelimeler

DAYAG, DAYAH, DAYAK, DAYAR, DAYAS, DAYAZ

4 harfli kelimeler

DAYA

Bazı kelimelerin anlamları

DAYA

Çocuğa bakan dadı, sütnine, taya.

DAYATILABİLMEK

Dayatılma imkânı veya olasılığı bulunmak.

DAYANIŞABİLMEK

Dayanışma imkânı veya olasılığı bulunmak.

DAYANIKLAŞTIRMA

Bir faz ya da yapının, dayancını artırma olayı ya da işlemi.

DAYANILABİLMEK

Dayanılma imkânı veya olasılığı bulunmak.

DAYANDIRABİLMEK

Dayandırma imkânı veya olasılığı olmak.

DAYANDIRABİLME

Dayandırabilmek işi.

DAYANILMAZLAŞMAK

Dayanılmaz bir duruma gelmek.

DAYANIKSIZLIK

Dayanıksız olma durumu, metanetsizlik. Varolan bir hastalık durumu nedeniyle, ilacın belirli etkilerine normalden daha fazla duyarlılık olması.

DAYANILABİLME

Dayanılabilmek işi.

DAYANILMAZLAŞMA

Dayanılmazlaşmak işi.

DAYANAKSIZLIK

Dayanaksız olma durumu.

DAYANIKSIZLAŞMA

Dayanıksızlaşmak işi.

DAYANIKSIZLAŞMAK

Dayanıksız bir duruma gelmek.

DAYANIŞMACILIK

Bir topluluğun bütün bireyleri arasında bir dayanışma bulunmasını toplu durumda yaşamanın gereklerinden sayan ve bireycilikle ortaklaşacılık arasında yer alan öğreti, solidarizm. İşverenler ile sendikaların birlikte ücretleri piyasa denge ücretinin altında belirledikleri toplu sözleşme sistemi.

DAYANILMAZLIK

Dayanılmaz olma durumu.

  -   -   -  

Anlamında DAYA bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde DAYA geçen kelimeler listesi verilmiştir.

AFAKİ

Gereksiz, önemsiz (söz). Bir kaynağa dayanmayan, hayalî.

AMYANT

Kolayca bükülen ve ateşe dayanan liflerden oluşmuş bir ak asbest türü.

AÇILMA

Açılmak işi. Bir grupta, sıraların jimnastik alıştırmaları için dağınık düzene girmesi. Bir film çekiminde karanlıkta başlayıp gittikçe aydınlanarak görüntülerin belirmesine dayanan noktalama. Çatlama.

AİLEVİ

Aileye dayalı. Aile ile ilgili.

ADAMSIZ

Adam olmadan. Güvenecek kimsesi olmayan, dayanağı bulunmayan, arkasız. Erkeksiz, kocasız.

AHİLİK

Cömertlik. Kökleri eski Türk törelerine dayanan ve Anadolu'da yüksek bir gelişim gösteren esnaf, zanaatçı, çiftçi vb. bütün çalışma kollarını içine alan ocak.

AKILSALLAŞTIRMA

Akılsallaştırmak işi. Bilinç dışı olayların mantık ve akla dayalı olarak açıklanması.

ALPAKA

Çift parmaklılar takımının devegiller sınıfından, Güney Amerika'da yaşayan, uzun tüylü, memeli bir hayvan (Lama glama pacos). Bu yünden dokunan kumaş. Alman gümüşü. Bu hayvanın yumuşak, hafif, dayanıklı ve parlak olan yünü.

AKRABA

Kan bağıyla birbirine bağlı olan kimseler. Oluşma yönünden aynı kaynağa dayanan şeyler. Biri, diğerinin doğurduğu sonuç veya olgular.

AİLE

Evlilik ve kan bağına dayanan, karı, koca, çocuklar, kardeşler arasındaki ilişkilerin oluşturduğu toplum içindeki en küçük birlik. Eş, karı. Aynı gaye üzerinde anlaşan ve birlikte çalışan kimselerin bütünü. Temel niteliği bir olan dil, hayvan veya bitki topluluğu, familya. Aynı soydan gelen veya aralarında akrabalık ilişkileri bulunan kimselerin tümü. Birlikte oturan hısım ve yakınların tümü.

AKILCILIK

Akla dayanan, doğruluğun ölçütünü duyularda değil, düşünmede ve tümdengelimli çıkarmalarda bulan öğretilerin genel adı, usçuluk, akliye, rasyonalizm, deneycilik karşıtı. Akla ve akıl yolu ile varılan yargıya inanma, akla aykırı veya akıl dışı hiçbir şeyi tanımama davranışı ve tutumu, akliye, rasyonalizm. Bilginin evrensellik ve zorunluluğunun deneyden ve deneye dayanan genellemeden değil, yalnızca akıldan çıkartılabileceğini savunan öğreti, rasyonalizm.

ACENTE

Bir kuruluşun yaptığı işi onun adına kazanç karşılığında yürüten daha küçük kuruluş. Bu kuruluşun veya şubelerinin başında bulunan kimse. Bir kuruluşa bağlı olmaksızın sözleşmeye dayanarak belirli bir yer ve bölge içinde sürekli olarak ticarethane veya işletmeyi ilgilendiren işlerde aracılık eden, bunları o işletme adına yapan kimse. Banka şubesi. Vapur ortaklığı.

ANAERKİLLİK

Kadının üstünlüğüne dayalı toplumsal örgütlenme düzeni, maderşahilik. Ananın egemen olduğu aile hayatı.

AKTÜERYAL

Sigorta risklerine ve istatistiklere dayanan.

ANAERKİL

Anaerki temeline dayanan, maderşahi, matriarkal.

AKBUĞDAY

Kurak iklime dayanıklı, beyaz kabuklu, ekmeklik buğday.

ALDATMACA

Aldatmaya dayanan davranış, aldatıcı oyun, dubara.

ABANMAK

Eğilerek bir şeyin, bir kimsenin üzerine kapanmak. Bir yere veya bir kimseye yaslanmak, dayanmak. Bir şeyin veya bir kimsenin üzerine çöküp çullanmak. Birine yük olarak onun sırtından geçinmeye çalışmak. Boksta karşılaşma sırasında rakibine yaslanmak. Futbolda topa olanca gücüyle vurmak.

ALIŞTIRMA

Alıştırmak işi. Vücudun gücünü ve dayanıklılığını artırmak için yapılmış olan uygulama, hazırlık çalışması, idman, egzersiz, antrenman. Bir beceriyi, bilgiyi kazanmak için yapılmış olan tekrar, temrin, talim, egzersiz. Bir araç motorundan tam verim elde edilebilmesi için ilk dönemlerinde yüksek devirde düşük hızda çalıştırılması, rodaj.

AKTÜER

İstatistiklere dayanarak sigorta primlerini, risklerini hesaplayan kimse.