Kelimeler arşivi içinde; sonunda "aksama" olan, toplam 5 adet kelime bulunmaktadır. Sonu aksama ile biten kelimeler listesinden; Türkçe hakkında yapacağınız ders ve araştırma çalışmalarında ya da Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunlarında kelime türetmek için faydalanabilirsiniz.
Bunun yanı sıra, başında aksama olan kelimeler listesine ulaşmak veya içinde aksama olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Ayrıca, burada verilen kelimelerin tanımları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarını kullanabilirsiniz.
AKSAMA
Aksamak işi.
UZAKSAMA
Uzaksamak işi, istibat.
DURAKSAMA
Duraksamak işi, tereddüt.
ORTAKSAMA
(Söz sanatı terimi). Karşımızdakine söz söylerken, yalnız onu ilgilendiren bir işe kendimizi de ortak gösterecek şekilde hitabetmemiz. Bir öğretmenin öğrencilere: Çalışmıyoruz, tembellik ediyoruz, sonra güçlük çekeriz demesi gibi. Kendi fikrimize ortak imiş gibi karşımızdakine söz söylememiz. Karşısındakine söz söylerken, yalnız onu ilgilendiren bir işe kendinizi de ortak gösterecek biçimde söz söyleme. Bir öğretmenin öğrencilere: "Çalışmıyoruz, tembellik ediyoruz, sonra güçlük çekeriz" demesi gibi. Kendi düşüncemize ortakmış gibi karşımızdakine söz söyleme.
IRAKSAMA
Iraksamak işi, istibat. Iraksak olma durumu.
Bu bölümde tanımı içerisinde AKSAMA geçen kelimeler listesi verilmiştir.
TOPALLAMAK
Bacağındaki sakatlık sebebiyle seker gibi veya iki adımda, bir yana eğilerek yürümek. İşler gerektiği gibi yürümemek, aksamak.
YUTKUNMAK
Tükürüğü yutmak veya bir şey yutuyormuş gibi gırtlağı hareket ettirmek. Bir şeyi söylemekle söylememek arasında duraksamak. Bir şeyin yokluğunu kendine yedirememek, kabullenememek.
AKSAYIŞ
Aksama işi.
TEREDDÜT
Kararsızlık, duraksama, ikircik, ikirciklik.
BAYGINLIK
Baygın olma durumu. Duyumların durması, kan dolaşımının ve solunum görevlerinin duraklaması, vücudun kımıldanamaması vb. fizyolojik aksamalarla beliren kendinden geçme durumu.
DAKİK
Düzenli işleyen, aksamayan. Zamanı kullanmada çok dikkatli olan, her şeyi zamanında yapmaya özen gösteren.
DURAKSAMASIZ
Duraksaması olmayan, tereddütsüz.
ARIZASIZ
Aksamayan, bozulmadan işleyen. Engebesiz, düz. Huzurlu, rahat, mutlu bir biçimde.
HASSAS
Duyum ve duyguları algılayan. Duyarlı. En küçük değerleri, incelikleri dahi algılayabilen. Çabuk etkilenen. Yapımı ve bakımı özen isteyen, aksamadan çok doğru çalışan, kesin ölçüler gerektiren işlerde kullanılan (alet).
ÇEKİNTİ
Duraksama, kararsızlık, tereddüt.
AKSATILMAK
Aksamasına yol açılmak.
DURAKLAMAK
Hareket durumundayken kısa bir süre için durmak veya arada bir durmak. Bir süre ses çıkarmamak, bir şey söylememek, duraksamak, tereddüt etmek.
GÜVENLİK
Toplum yaşamında yasal düzenin aksamadan yürütülmesi, kişilerin korkusuzca yaşayabilmesi durumu, emniyet.
İSTİBAT
Olmasını uzak görme, imkân vermeme, uzaksama, ıraksama.
ARIZA
Aksama, aksaklık, bozulma. Bir notanın sesini yarım ton yükseltmek, alçaltmak veya eski durumuna getirmek için notanın soluna konulan diyez, bemol ve bekar işaretlerinin ortak adı. Engebe.
KESİN
Şüphe ve duraksamaya yer bırakmayan veya geri dönülmeyen, değişmez, mutlak, kati, maktu. Kesinlikle.
TEREDDÜTSÜZ
Tereddüdü olmayan, duraksamasız. Tereddüde yol açmayan. Kararlı olarak, duraksamadan.
TEREDDÜTLÜ
Tereddüdü olan, duraksamalı. Tereddüde yol açan.
AKSAYABİLMEK
Aksama imkânı veya olasılığı bulunmak.
ANSAMAK
Göreceği gelmek, özlemek. Topallamak, aksamak.