ÇÜM ile başlayan kelimeler

Kelimeler arşivi içinde; başında "çüm" olan, toplam 15 adet kelime bulunmaktadır. çüm ile başlayan kelimeler listesini Scrabble, Kelimelik vb. gibi kelime bulma oyunları için veya Türkçe hakkında yapacağınız ders, araştırma veya ödev çalışmalarınızda kullanabilirsiniz.

Ayrıca sonu çüm ile biten kelimeler listesine ulaşmak veyahut içinde çüm olan kelimeler listesini incelemek isteyebilirsiniz. Bunlara ek olarak, kelimelerin anlamları için aşağıda bulunan "harfli kelimeler" bağlantılarından da faydalanabilirsiniz.

 
 

8 harfli kelimeler

ÇÜMBÜZÜK, ÇÜMENLİK, ÇÜMTİLLİ

6 harfli kelimeler

ÇÜMBÜL, ÇÜMBÜŞ, ÇÜMCÜK, ÇÜMMEK

5 harfli kelimeler

ÇÜMÇE, ÇÜMEK, ÇÜMEN, ÇÜMÜK, ÇÜMÜŞ

4 harfli kelimeler

ÇÜMA, ÇÜMÜ

3 harfli kelimeler

ÇÜM

Bazı kelimelerin anlamları

ÇÜM

Fide.

ÇÜMMEK

Yıkanmak. Ayaklar üzerine oturmak, çömelmek.

ÇÜMBÜZÜK

Fazla yüz bulmuş, şımarık, nazlı.

ÇÜMTİLLİ

Tertipli, temiz.

ÇÜMÜ

Erkek çocukların erkeklik organı.

ÇÜMENLİK

Çimenlik.

ÇÜMÜK

Yıkanılan yer, banyo.

ÇÜMÜŞ

Manda. Denize doğru çıkmış olan burun şeklindeki kara parçası.

ÇÜMEK

Zıplamak, sıçramak.

ÇÜMBÜL

Erkek çocukların erkeklik organı. Kulakları yuvarlak keçi.

ÇÜMÇE

Kepçe, büyük tahta kaşık.

ÇÜMA

Kaynatmadan biriktirilip yayılan süt.

ÇÜMCÜK

Ev makarnası, erişte.

ÇÜMBÜŞ

Güldürü, şaka, eğlence.

ÇÜMEN

Çimen.

  -   -   -  

Anlamında ÇÜM bulunan kelimeler

Bu bölümde tanımı içerisinde ÇÜM geçen kelimeler listesi verilmiştir.

BATİMETRİ

Derinlik ölçümü.

ALAYCI

Alay etme huyu olan (kimse), müstehzi. Alay eden, küçümseyen (tutum).

FOTOTAKSİ

Işığa göçüm.

AKILLI

Gerçeği iyi gören ve ona göre davranan, akil. Uyanık geçinen. Karşısındakini küçümseme amacıyla söylenen bir söz.

GÖSTERGE

Bir şeyi belirtmeye yarayan şey, belirti, im, işaret. Bir durumla ilgili çeşitli aşamaları gösteren liste, icmal. Anlamla biçimin, gösterenle gösterilenin kaynaşmasından oluşan dil birimi, belirtke. Bir aracın işlemesiyle ilgili bazı ölçümlerin sonucunu kendiliğinden gösteren araç, müşir, indikatör. Bir gelişimi gösteren nicelikler veya değerler arasındaki ilişki, endeks, indeks.

BAĞINTI

Bir nesneyi başka bir nesne ile uyarlı kılan bağ. İki veya daha fazla değişken arasındaki bağıntı. Görelik. İki ayrı veri grubu arasında bulunan ilişki derecesinin ölçümü, deneştirme, korelasyon. İki veya daha çok nitelik arasında matematik işlemleri yardımı ile kurulan bağlılık veya eşitlik. Organizmanın değişik yapı, özellik ve olaylarında görülen karşılıklı ilgi, bağlılık, korelasyon.

GAZOMETRİ

Gaz ölçümü.

FOTOTAKTİZM

Işığa göçüm.

BUNMAK

Beğenmemek, azımsamak, küçümsemek.

GEOMETRİ

Nokta, çizgi, açı, yüzey ve cisimlerin birbirleriyle ilişkilerini, ölçümlerini, özelliklerini inceleyen matematik dalı, hendese. Bu konu ile ilgili olan kitap veya ders.

FOTOMETRİ

Işık ölçümü.

APTAL

Zekâsı pek gelişmemiş, zekâ yoksunu, alık, ahmak, alık salık. Küçümseme ve azarlama bildiren bir seslenme sözü.

ALAYLI

Erlikten yetişmiş, askerî okullarda okumadan başarı gösterip rütbe alan ve yükselen subay. Gerekli okul eğitimini görmeden kendini yetiştirmiş olan (kimse), mektepli karşıtı. Gösterişli, görkemli, debdebeli. Alay edici, küçümseyici, müstehzi.

ADAMCIK

Kendisine acınılan kimse. Yerilen, küçümsenen kimse.

EKVATOR

Fındık, ceviz vb. meyvelerin ölçümünde kullanılan bir birim. Yer yuvarlağının eksenine dik olarak geçtiği ve yer yuvarını iki eşit parçaya böldüğü varsayılan en büyük çember, eşlek, istiva hattı.

BABALIK

Baba olma durumu. Üvey baba. Yaşlı veya küçümsenen adamlara söylenen bir seslenme sözü. Kaynata.

GÜRUH

Değersiz, aşağı görülen, küçümsenen topluluk, derinti, sürü.

ALAN

Düz, açık ve geniş yer, meydan, saha. Eski Roma'da açık hava gösterisi yapılmış olan geniş yer. Yarışmaların, karşılaşmaların ve oyunların yapıldığı yer, saha. Orman içinde düz ve ağaçsız yer, düzlük, kayran. Yüz ölçümü. Bir çalışma çevresi. Bir alıcı merceğinin net bir görüntü sağlayabildiği derinlik ve genişliğin bütünü. İçinde birtakım kuvvet çizgilerinin yayılmış bulunduğu varsayılan uzay parçası.

BASINÇ

Bir yüzey üzerine etkide bulunan gücün yüz ölçümü birimine düşen miktarı, tazyik.

ALAY

Herhangi bir törende veya gösteride yer alan topluluk. Bayram, cenaze vb. törenlerde sıralı olarak giden insan topluluğu, kortej. Bir kimsenin, bir şeyin, bir durumun, gülünç, kusurlu, eksik vb. yönlerini küçümseyerek eğlence konusu yapma. Hayvan topluluğu. Genellikle üç tabur ve bunlara bağlı birliklerden oluşan asker topluluğu.